Müjgan teyze aradı biraz önce Erenköy’deki evden. Nefesim tutulur gibi oldu. Kısa bir süre telefonun üzerinde gitti geldi elim. Çatallı sesinin, abartılı yumuşaklığından , üzücü bir durum ol..
Kim bilir nerelerdesin şimdi. Senin “Hişt Hişt!” diye seslenen rüzgarını öyle çok özledim ki. Seni okumak hülyalı bir şeydi benim için. Hülyalı olduğu kadar da sarsıcı… Çünkü iyilik duygusuy..
Akşam üzeriydi. Gölgeler koyulaşıyordu yavaş yavaş. Gölün içinde bir ışık tufanı taştan yunusa doğru yay çizerek fıskıyelenip duruyordu. Yavru kediler yalanarak dolaşıyorlardı balıkçı ağlarının ara..