Evimize tam iki gazete girerdi her gün. O zamanın dar bütçesi beş çocuk bir eş ve hatta babaanne bazen de dede katılmasına rağmen bu hiç değişmezdi. Bir koşu gazete satan yere gidip almazdık biz gaze..
Biz kadınlar;ne çok severiz gezmeyi tozmayı giyinmeyi süslenmeyi. Pek te meraklıyızdır. Projektör gibi tarar gözlerimiz etrafı kimsenin göremediğini görür, duyamadığını duyarız.Gezme olsun..
Bankoya biri yaklaştı, saçları kırlaşmış, hafif sakallı güleç yüzlü özenli spor giysisi ile hoş bir beyefendi. Teknesi ile ilgili vergilerle ilgili bilgi almak istedi, arkadaşım sordu. -Tekn..
Yine pırıl pırıl bir pazar gününe uyandım erkenden. Bugünü kendime ayırdım. İş güç yapmayacağım. Bahçede güneşe karşı oturup rüzgarla bir o yana bir bu yana eğilen sarıya dönmüş bahçeyi seyredeceğim k..
Ceza makbuzunu kapan geliyor, siz kayıt ediyormuşsunuz diye. O kadar ilginç konuşmalar geçiyor ki aramız da bir gün birinin ters yanına geleceğim dünyayı mor seyredeceğim... -Yine ben geldim, ..
Şarkılar... hayatımız da ne kadar öenmli bir yere sahip öyle. yoğun bir çalışma ortamındayız, onca gürültü patırtının arasından radyodan bir melodi yükseliyor birden yüreğim sevinçle doluyor.Bir ş..
Kırmak ne kolay, yıkmak köprüleri,incitmek sonra da hiç bir şey olmamış gibi kaldığın yerden devam etmek.Çalıştığım yerde öyle çok örneğini görüyorum ki şaşkınım. Birbirlerine olmadık kırıcı sözle..
Geldi geliyor derken gitti bile ablamız. Güzel günler ne kadar da çabuk geçiyor öyle. Bazı anlar vardır bizi üzen geçmesi için dualar ederiz, dakikalar saat olur ne gece sabah döner ne gündüz gece..
Bebekleri gıdıklayın. Evvelden ne çok bebek görürdüm orada burada. Şimdilerde sadece hafta sonları alışveriş merkezlerinde rastlıyorum bebeklere dokunmaya korkar olduk, çocuk gülümsese anne baba..
Erkenden uyanmışsın, güneşin ışıkları üzerine doğmuş, yorganı atıyorsun üstünden yaşasın artık üşümüyorsun. Açıyorsun pencereni, çiçek kokuları ilk konuğun, kuş cıvıltıları ikinci. Akşam..