Önce hıçkırıklarının sesi duyuldu, Ankara’nın en hareketli caddelerinden Tunalı’da mağazalara baka baka yürürken. bir kadının hıçkıra hıçkıra ağlama sesi bütün gürültünün ortasında avaz avaz yankılan..
Saçları sarıya boyalı, kaşları yay gibi alınmış, tırnakları her zaman ojeli, altmışlı yaşlara dayanmış ama süsü püsü yerinde. İstanbul’da doğup büyümüş, bir ara Almanya’ya gidip çalışmış. Tam bir g..
Tende ipek dokunuşu gibi iç gıcıklayıcı Omuzda bir öpücüğün ürpertisi Saçlarda rüzgar esintisinin kıpırdanışları Boyunda dolaşan sıcak parmakların dokunuşları Avuçlarda kırmızı ka..
“Ama kadınım da çok yakışıklı…içim titredi sana” dedi adam kadına....Kadın eridi… “hiçbir kadını böyle istemedim…” dedi adam….kadın bitti. "Önemli olan senin yanına, sohbetine yakışabilmek" diye sö..
Bir yanda aydınlık, bir yanda karanlıkBir tarafta susuz çöller, bir tarafta uçsuz bucaksız denizBir yanım dipsiz uçurumlar, bir yanım en güvenilir limanBir taraf alabildiğine kalabalık,..
Bazı zamanlar öyle aklıma gelir, şöyle biz hayatımızı yaşayıp giderken arka fonda hep bir müzik eşlik etse diye. Ruh halimize, yaşadıklarımıza, o an ki durumumuza göre sessiz sessiz bir şeyler çals..
Deniz kenarında doğup büyüyenler için zordur Ankara'da yaşamak. Bir zaman sonra deniz kokusunu özler insan, burnunda tüter. Sahilde şöyle bir dolaştınmı yeter, iyi gelir. On yıldan fazla bir zamandı..
Kaşlar bir ucundan öbür ucuna, sanki kalemle çizilmiş, yay gibi. Ama sahte yay. Gözler en güzelinden renkli, ama lens. Burun en hokkalısından, ucu havalarda, ama sahte hokka. Dudaklar dolgu..
Karanlığa döndüm yüzümü, aydınlıkları istemiyorumKorkuyorum, aşkım gözlerimden anlaşılacak diyeKorkuyorum, gözyaşlarım görülecek diyeGecenin kanatlarına tutunup gitmek istiyorumSığa..
"Efsaneye göre, Havva ile birlikte cennetten yeryüzüne kovulan Adem, 903 yaşındayken öleceğini hisseder ve Tanrı'dan kendisini ve dolayısıyla tüm insanlığı bağışlamasını dilemeye karar verir. Bu ama..