17.07.2014 Nefes nefese yol ayrımındayım. Ellerim dizlerimde soluk soluğa bir yola giriyorum. Düşe kalka sana gelmeye çalışıyorum. Halim hal değil, toz toprak, perişanım. Ipıssız bu diyarla..
Kuru bir selamlaşmanın hüznü vardı üzerimde. Ayrıldığımızdan beri ilk defa karşılaşmıştık. Ne çok beklemiştim seni. Nefesim bir an kesildi. Yutkunamaz oldum. Dilim söylemez oldu. Çöküverdim..
Sabahtan başlayıp geceler boyu devam eden derin sessizlik, evin her köşesine hâkimdi. Senden sonra beyaz badanalı bu duvarlar, siyaha boyanmış gibiydi. Gözlerimi ne açabiliyor, ne de kapayabiliyord..
Evden çıkarken arkamda küt diye, bir ses bıraktım. Kendimi dinlemek için köyümüzün içindeki küçük ırmağın etrafına dolandım. Hayvanlar tarafından yarı buçuk tüketilmiş kısa otların üzerine boylu ..
Yemyeşil, taptaze, dupduru, heyecanlı bakışlarınla baktın bana. İlk kucağına aldığın an beni, en büyük hediyeydim senin için. İlk annelik heyecanını yaşadığın an... Ne zırıl zırıl ağlamamı kesmek i..
Gece yeniden alevleniyor sanırsınız. Islık çalıyor ardı ardına rüzgâr. Yoldaki adımlarda geçmişimizi arayan yoldaşım, gece yarısı uçacak diye korkuyorum. Dinsin artık rüzgâr, evimizin çatısı uçacak..
Boşuna hayaller kurma çocuğum, Yıkılır ansızın. Güvenme uçurtmana o kadar, Parçalanır elinde. Uçmak istersin, kanadı kırıktır helikopterin Düşersin aşağılara..