Kar yüklü bulutlar gökyüzünü çevrelemişti ve kar lapa lapa yağıyordu. Soğuklar bastırınca göçmen kuşlar daha sıcak yerlere göç etmek zorundaydı. Kargalar gökyüzünde siyah bir nokta halinde uçuyordu..
Canım sıkılmaya görsün bir kere, bu can sıkıntısını üzerimden atmam için, alır başımı giderim. “Nereye mi?“ Neresi olursa olsun fark etmez. O an bunları düşünecek akıl nerde bende. Bir keresinde, İ..
Ne zaman çekip gitsen benden Bir yanım eksik kalır hep yalnızlaşırım omuzlarıma karanlık çöker... yokluğunda iyisi mi diyorum seni içimden koparıp atmalıyım
On altı Mart 1971 günlerden Salı… Lanet olsundu o güne! Gürçeşme Ortaokulu olağan bir gün yaşıyordu, neredeyse tüm öğretmenler ve öğrenciler üzgündü. ..
Genç bir kız bile sayılmazdı. Yaşı on iki, ya da on üç var yoktu. Ama yaşından büyük gösteriyordu. Bu yüzden babası ona; “Benim iri kemikli kızım“ diyordu. O yoksul bir ailenin dördüncü çocuğuydu. ..
Annem hasta. Çok hasta. Eriyor her gün. Farkında değil illet hastalığın. Ayağa kalkacağını sanıyor. İple çekiyor o günü. “Sıkıldım” diyor, “yatmaktan” Ev sürekli dolup taşıyor. Kalabalığa kızıyor. ..
resmine baktıkça hüzünleniyorum öyle içli gizemli zeytinkarası gözlerin var ki senin baktıkça resmine içer..
Önsöz Sistem eliyle emekçi halkın üstüne örtülen “ölü toprağı”nda 60’lı yılların ikinci yarısından sonra bir hareketlilik başladı. Bu hareketliliğin bir ayağını doğal gelişim sürecini ..
1997 senesinde bir TV kanalında Marimar adlı bir Meksika dizisi oynuyordu; bu dizi neredeyse yaşamı durdurmuştu. Dizinin oynandığı saatlerde, sokaklar bomboş kalıyordu. Kadınlar ve erkekler evlerin..
Bilindiği gibi 2007 Nisan ayında İsviçre’de Türkiyeli Göçmenler adlı kitabım Ceylan/Akademi Yayınları tarafından yayınlanmıştı. Bu ilk kitabım, çeşitli meslek guruplarından 50 Türkiyeli göçmenle ya..