kağıt mendillere sildiğimiz den beri gözyaşlarımızı işlemeli ve kumaş mendillerin zamanındaki vefaya hasretiz. şimdi kullanıp attıklarımız,geçmişte katlanıp sandıklar da saklanırdı oysa..
Serin bir sonbahar gününde İstanbul'da gazel ezen ayakkabıların çıkardığı ses gibi gelmeye başladı bu radyoculuk.. Culuk dedim de Orta Anadolu”da Hindi'nin diğer adıdır Culuk. Konumuzla ilg..
Silahımda tetik sen, namlu sen İçimdeki mermi sen Gece yansı, ay dönümü Karalarda izini sürdüğüm sevdan da Durakladığım vakit, yoluma inat Gözlerinin karası vurdu gözl..
Hep zor olanı başarıyor insanoğlu. Her geçen gün hayatını kolaylaştıran yeni İcatlar ve keşiflerle yenileniyor ve yeniliyor(!) dünyasını. Yemek, içmek, giyinmek ve barınmanın bu kadar abart..
Ne tuhaf, aydınlıklarımız karardı Başka sevdalarda bulduk kendimizi Ne tuhaf, acı ağrı vermiyor artık Sazım türkü söylemiyor Ağıdım, dilim, hecem ayrı Kahrım, üç beş n..
Size çok bile deniliyor hem de sizin de dahil olduğunuz sözde kutlama teknikleriyle. Alın bir günü verin 364 günü. Size bu kadar hisse düştü, düşen hisseye sevinin; alın megafonları elinize bağırın..
Sonbahar bakışlım mevsimlerden malum olandayız yine aylardan hep Eylül tuhaflığı çıkar bahtımıza ve üryan bir geceye karışır karanlığımız sen sevince başlar nedense ayrılığı..
günahların şehrinden sana sesleniyorum. hezimet dolu yılların ardından kafese karşı düşman bir esaretlikten. çivisini söktüğüm acılardan. kalburüstü sevinçlerle sesleniyorum..
Tuz koktu. Su kurudu .Ateş nemlendi. Toprak dondu. Gök düştü. Deniz susadı. Yollar yoruldu. Geveze sustu. Akıl uçtu. Sonsuz bilinmeyenli denklem gibi karşımda sırıta..
Bazen öğretmenlerimize sitemi haklı buluyorum...Bazen de öğretmenlerimiz ne yapabilir ki malzeme bu diyorum... ğ y oldu (eyer deyil - eğer değil) s z oldu (herkez - herkes) s..