Kelebekler uçuşurdu, Sonsuzluk aynasında... Sen ve ben, Herşeyden habersiz, Düşler ülkesinin, Büyüleyen, Rüyasında... Beklerdik çaresizce, Umudun sıc..
Konfiçyus, "Bilmediğini bilmeyenden, uzak durunuz", demiştir. Bilmediğini bilmeyenin, ne bilgiye ne de tavsiyeye ihtiyacı ve saygısı vardır. O yüzden hiç kendinizi yormayın.... Bilgi..
Nil'in kıyısıda, Elinde asasıyla, Dokunup mavi sulara Her şeyi altına dönüştürdü, Altın yürekli Kleopatra... Bir yürek Bıraktı geride, Delinmiş ve p..
Unutulmuş, kaybolmuş Yitik anıların mezar taşlarıdır, Zaman selinden geriye, Kalan her yadigar... Ürpertir içimi, Her dounuş... Sanki dün gibi, Kar..
Yazdığım yazıları sonradan düzenleme yapıp, değiştirmeyi pek sevmem doğrusu; çünkü bu bana mermerden ortaya çıkarılmış bir heykeli sonradan değiştirmeye kalkmak gibi gelir. Heykeli değiştirmeye ..
Kalmadı dallarında, Olgun meyveleri. Gittikçe tatsız, Ve kuruyor hayat... Ne gevrek ne de Taptaze artık. Kuru, sert Ve ne kadar bayat! ..
Uzak mı bu kadar, Özlenen o liman? Durgun, bir boğa gibi Sakin artık dalgalar... Gerek yok artık, Asılmaya küreklere... Bu hezeyan, bu çığlık, Mührü..
Jack London, severek okuduğum ve okuduğum her kitabında beni etkileyen bir yazardır. Yazarın "Doğu Yakası" adlı kitabı 1900'lerin İngiltere'sinde, polisin bile girmeye korktuğu arka mahalleleri..
Ey lüle saçlı dilber, Ayrılığın ayak sesleri duyuluyor, güz bağlarını hüzne boğan yanık keman seslerinde apansız. Yaz yaktı geçti, yıktı geçti umut adına ne varsa, tutu..
Hayatı çok umursadığı yoktu, bu yüzden küskündü hayat ona. Önemli olan anı yaşayıp, anı biriktirmekti, geçmiş zaman sandığına.... Tesadüfler şekillendirmeliydi, uğrayacağın limanları...