Sakatlara acımayın Bu dünya sakatlara acımaz Mayınlara basıp kolsuz kaldıysa bizim Mehmet Nişanlısını koluna takıp gezemez artık, Çalıştırdığı makineye kaptırdıysa ko..
Bilgisayarın başındayken müzik dinliyorum bir yandan da. Şarkılar çalıyor karışık olarak. Parçaların bazı kısımları zihnime dolanıyor ve not alıyorum hemen. Kulağa tanıdık geliyor mu listem? ..
Friedreich ataksisisi hastası yakını olan genç bir arkadaşım, benimle hastalığımız hakkında konuştu ve benden –hastalığını kabul etmeyen kardeşi için yardım etmemi istedi. Ben de bu gence tatlı-ser..
Küçük bir kızken şöyle diyordum mutlaka. Mutlu olmak için Hep kötü mü olmak gerekiyor, İyilere neden yer yok bu dünyada? Ama yılmayacağım, Onlar gibi kötü olmak iste..
Bugün yeni yetme bir gündeyim Başıboş savruklukta başa çıktığım, Ezik bir inatla gölgelemekteyim Harman yerine dönmüş yürekleri Yanık ekmek kokuyla sarmalayıp, Ser ver..
Neden olmasın ki? Hele Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan geceye denk gelmişse yılın ilk günü, nasıl da mübarek olur. Ön hazırlık gerektiren bir gün yılbaşı, hatta o kadar mübarek ki, arifesi..
Ailem için -yaş sıralamasına göre- aile bireylerimizin adlarıyla oluşan akrostiş bir şiir hazırlamışım. Babam, annem, biz 4 kardeş ve yeğenim... Üstümüze gelmesin hayat, Mızıldanmamız..
Hangimiz uğramadık ki tecavüze. Belki annemiz, babamız ya da bir akrabamız, bir yakınımız tarafından yahut da hiç tanımadığımız biri tarafından uğramışızdır muhakkak. ..
Hastalıkları bile şamar oğlanına çevirince bizim doktorlar, normal ölümler tercih nedeni olmaya başladı. Doktor reçeteleriyle eczane torbalarını doldurmaktansa kendi kendinin doktoru olmaya başladı..
Alçaklığı yakıştıramadığından mı kendine, alçak gönüllü olamıyorsun? O kadar aldırmazsın ki, bazen kulakların duymuyor mu acaba diye endişe ediyorum. Akanı durdurmaya gücün yetmez, ..