Korku, şiddet ve baskıyla evinde tanışan... İlk dayağını anasından, babasından yiyen... Öğretmenin dövmeyi hak bildiği, toplumun bunu normal karşıladığı... Ustasından, komutanından kötek yemeyi pat..
Bilen bilir. Çok iyi kahve falı bakarım. Hele de güzel bir kadına bakıyorsam falı… Değme müneccime nal toplatırım alimallah! Rahmetli anneannem, rahmetli annem, teyzem, ablam, rahmetli büyü..
Ben insanım, diyen herkesin, bazen bilinçaltı, bazen bilinç üstü nedenlerden kaynaklanan sayısız korkusu vardır. Özgüvenli bireyler bu korkularla yüzleşip onları yenmeye, üstesinden gelmeye çalışır..
Kimi betonda açan çiçek gibidir. Ne zorluk tanır, ne engel… Ne yasak dinler, ne sınırlara sığar.Ne sonsuz kavgaları nihayetlenir, ne sayısız mücadelesi bitirilebilir. Tıpkı anasından doğduğundan be..
Gider kahvenin en dip, en görünmez köşesine oturur. Dış kapının mandalı muamelesi görür kahveciden. Ama memnundur halinden. Muhatap olduğu davranışı zerre ırgalamaz. Yeter ki kimseler ilişmesin. Sa..
En illet olduğum, en gıcık kaptığım insan türlerindendir bedavacı gazete okuru. Sanki gazete çok pahalı bir şeymiş gibi, habire avantaya getirmeye çalışır gazetesini. Hayatının her ihtiyacına ayıra..
Vardır böyleleri: Bazıları onaylanmadan duramaz. Sabah ilk gördüğüne, günaydın!, demesi de, hiç görmediği, bilmediği, duyup tanımadığı yabancılara yardım etme çabası da bundan kaynaklanır a..
Rahmetli Aydın Boysan, başlıktaki şehrin tarihini hep ikiye ayırırdı: “Kebap öncesi/Kebap sonrası”. Bir Aydın Boysan saptaması daha yaparak, söz konusu şehrin adını bulmanıza yardım edeyim “Bu şehi..
Mağara dönemi insanı, nerdeyse tamamen kas gücüne dayanarak ayakta/hayatta kaldı. O yüzden bilginin önemi, değeri; aşağı-yukarı sıfır düzeyindeydi onun için. İçgüdüleriyle davrananları, elbette: Ko..
Lafa gelince, hepimiz delikanlının, delikanlılığın hastasıyız. Ama aslında, suyumuza gideni, nabza göre şerbet vereni sever; hakikati anlatan yerine sırtımızı sıvazlayanı, gazımızı alanı baş tacı e..