Güzel dilimizin, Türkçemizin en sevdiğim deyimlerindendir: açık kapı bırakmak. Çünkü uzlaşmanın, herhangi bir şeyi, teklifi anında geri çevirmemenin, işin çözümünü olumlu anlamda zamanın akışına bı..
Günlük hayatın olağan akışı içinde, değil kahvede otururken, bakkaldan ekmek alırken bile herhangi bir din adamına rastlamadım. Burada “Din adamı”ndan kastım, devletin resmi görevlileri. Camilerimi..
Maltepepark’ta oturuyorum. Yemek katında, 1-1,5 yaşlarında bebe, Kafasında Mac Donalds’tan alınmış, üzeri açık, kartondan bir taç taşıyor. Tacın üstü oynayan çocuk resimleriyle bezeli. Dolanıp, koş..
Dün gördüm onu. Spor Caddesi’nden Kartal Köprüsü’ne doğru ilerliyordu mopetiyle; sakince. Köfteci Ertuğrul’du yol alan. Aracının arkasına taktığı mini römorkun üzerinde yazılıydı adı: Köfteci Ertuğ..
Önce, Suriye'ye yürürüz, Şam'da namaz kılarız!, naraları atıldı. Sonra, komşunun muhalifleri himaye edildi. Uygun görülenlere, lojistik destek sağlandı. Daha da ileri gidilip, IŞİD'in yaralı milita..
Birlikte bir düşünelim istersen, güzel dostum. Anlatmakla biter mi insan? Sözle sonlanır mı insanlık? Ucu bucağı, başlangıcı, sonu var mıdır, bulunur mu uygarlığın? Söylemekle biter..
Bazı izleyicilere yalnızca bir dizi adından ibarettir “Arka sokaklar. Amma velakin, yığınla yaşam özeti saklıdır arka sokaklarda. Hayatın, yaşananların röntgenini çekmek isteyenlere, bulunmaz nimet..
Gerçeği bilmen işe yaramaz bazen. Hakikatlerin yararı olmaz kimi vakit. Biri çıkar, başka türlü anlar dediğini. Neylesen boş. Ne yapsan faydasız. Kardeşim! Ben ne diyoruuum, sen ne anlıyorsun!, dem..
Üzülerek görüyorum ki, özellikle futbol medyasında, yalakalık almış başını yürümüş. Gazetelerde, televizyonlarda, internette kendini yazar sanan birileri, yorumcu tayfasının bi bölümü; işi gücü bır..