Mesaim bitip, işyerimden her zamanki gibi yorgun bir şekilde çıkıp, eve gelmek için bindiğim servisten Migros önünde inerken, onunla yeniden karşılaşacak olmamın heyecanı sarmıştı bedenimi ve ruhum..
Günlük yaşamda kullandığımız deyimler, en az iki kelimenin kalıplaşarak yeni bir anlam kazanmasıyla oluşmuş mecazlı sözlerimizdir. Deyimlerimiz öyle kalıplaşmış sözlerdir ki, onları kullanırken..
Çanak antenler ve uydu alıcıları da hayatımızın vazgeçilmezleri arasına tıpkı özel TV'lerin girdiği gibi girdi.Eskiden birkaç TV kanalını daha iyi seyredebilmek için elimizdeki devhülasa alüminyum..
Sizi bilmem ama ben, eve gelen elektrik, su, doğalgaz, telefon ve adsl faturalarını sürekli incelerim... Hem de en ince ayrıntısına kadar... Kafama takılan, her ay gelen bu faturalardaki ufa..
Yazıyor, yazıyor... Güncem, ülkemin makus tarihini yazıyor...Kendi yaşamınızla ilgili bir günün güncesini yazmaya kalktığınızda, sabah güne uyandığınız andan itibaren gece yatağa girene dek..
Yazımın başlığını okuduğunuzda hemen bu da ne diyeceksiniz biliyorum. Bu iki kelimeden oluşan cümle, aslında çok şey anlatıyor. Bu iki kelimeden oluşan cümleyi birkaç kez tekrarladığınızda anlamlı bi..
Düşünüyorum da bizlerin çocukluğu elektrik ve elektronik anlamda bir sürü yokluklarla geçti... Transistörün bulunuşu ve yaygın şekilde kullanılmasından sonra şimdilerde ise ortalıklarda "yok yok" diye..
İstanbul'un sur içinde yaşayan şanslılarındanım ben... Oturduğum semtin iki büyük caddesi var... Vatan ve Millet adında... Her iki caddeden de tramvay geçiyor... Birisi Zeytinburnu'ndan kal..
Arkeolojiye ne kadar meraklısınız bilemem ama, ben meraklı sayılırım…Geçmişe ait bulunan her iz, bende ayrı bir heyecan ve merak yaratır… İngiliz arkeologların bundan tam 50 bin yıl önce yaşamı..
İçki yasakları, sigara yasakları vs. derken bilgiye erişimin engellenmesi diyebileceğimiz sansür uygulamaları, internet özgürlüğünü de ihlal ederek uygulamaya girmiş durumda. Gün geçmiyor ..