Sence de Bir tepeden aşağıya gürültüyle yuvarlanan kayalara benzemiyor muyuz? Önüne ne çıkar ve yol nerede biter bilmeden yer çekimine mecburen boyun eğen, irili ufaklı “şeyler” toplulu..
Ben oradaydım… Gördüm… Yüzlerce el de oradaydı… Kırmızı bir gölge vardı yüzlerde İnanç dolu adımlar vardı kırmızının şevkatli gölgesinde Şapkalar ve örtüler..