Sinha Moça Türkiye'de kullandığımız adıyla Küçük Hanım haksızlıklara karşı gelen, cesur, özgürlükçü bir kadının etrafında filizlenen olayları konu alıyor. 90 lı yıllarda çok beğenilen bir diziyi kaç..
"İçimdeki barbarca çığlığı dünyanın çatısından haykırıyorum." Ölü Ozanlar Derneği adlı filmde tüylerimi diken diken eden ve beynime tırnak içinde kazıdığım bir sözdür. Herkesin içinde çığırmak istediğ..
Yosun tutmuş halatlar, ipini koparmış kayıklar, suyu çekilmiş bir deniz. Ve bir akşamüstü... Ben yalnız körfezimde başbaşa düşüncelerimle. Yönüm kuzey, gözümü kararttım, çıktım bir tepeliğe kendim..
Şarkılar var şiirler var aşka dair. Yaşanmışlıkların arkasında kalan irili ufaklı hatıra bulutlarını anımsatır gibiler. Nedense hiç biri mutlu noktalamıyor son mısrayı. Yoksa insan her zaman yaptığı g..
Küçüktüm çok küçük bir civcivi elime aldım. Hatırlıyorum. Sevimliydi. Sarışındı. Minicikti. korumasızdı. Derken, büyüdü. Beyazlaştı. Çirkinleşti. Gagalamaya başladı. İşte, tam da bu anda kendini kor..
Asım dedem; kendisi Kesriye göçmeni bir Arnavut' tur. 1924 yılında ilk çıkarmayı Mersin' e yapmışlar. Ardından Niğde ve derken Çanakkale... Çanakkale benim doğduğum şehir. Kesriye' de mısır bolmuş..
Üç yıl gecikmeli bir durum- u ahval içerisinde ayrıca kirecin, boyanın bilmem ne belanın bile çıkarmada kifayetsiz kaldığı, duvarı damgalı bir evde geldim dünyaya. Üç yıl gecikmemin sebebi seksen üç..
Annesinden öğrendiği duaları göğe karşı, elleri açık okuyan minik bir kız biliyorum.Hiç bir kelimesinin değişmesine izin vermeden sadece göğe konsantre olmuş minik bir kız.Tek isteği, dilekl..
Sarı leblebi... Alerjim var benim Mayıs'a. Her bahar mutlaka mide bulantılarım, kusmalarım, baş dönmelerim, hapşurmalarım ve kızarıklıklarım olur bu mevsimde. Oysa en sevdiğim mevsimdir benim bahar..
Su kadar berrak, Güneş kadar parlak, Kelebek kadar özgür, Çiçek kadar renkliyim. Ben Çocuk Gülümsemesiyim.Sizler geleceği benden emanet aldınız. Öyle saf ve el değmemiş istiyorum geleceğimi..