Yüreğini ortaya koyuş planlanamaz öyle mi?... Ya bu planlanamazlık ve bir süre sonra.. Bir saniye aralığında bile olsa, yine de bir planlılık değilde nedir?... Nichtze mi? demiş "Mutluluğu yakalaya..
Ayağa kalk!.. Sabah erkenden uyanacaksın.. hep beraber kalabalık… Radyo’da aynı türküye aynı hüznü duyacaksın.. Başladı!.. “Ben sana dayanamam yarim.. ben sana aldan..
Bin kişi içindesin!.. On bin!.. Belki yüz bin!… Neye benziyor diye başlamak değil çözüm!.. Kolayca!… Başla!.. Başladı!… ” Bir Cenazedesin… Katılmak değ..
Bir tutam hercai (düşünce)… Yucel Evren hayata… çalışırlar bir tutam çiçek ?… olsa çok iyi!.. yürürken seslerden anlam olmasa!… hayata… anlamını bi..
Arada kalanlara!… çok özel bir övgü :) Nasıl atlayacak sınıfı?… Çok arada… Bir yanda İhtişam Bir yanda Paylaşma… Dediler ki!… ” Sınıfının adamı olacaksın” ..
Öylece duruşun tarifi mi? İşte öylece duruşun tarifi mi diyeceğiz… Yükledikleri salt apolitik olmak değil elbette… Kavrayışın tüm inceliklerine öyle planlı girmişler ki, artık tedavisi çok zor bir..
anlarim ürkmeyi, korkmayı anlarım “ben” çıkarcılığını anlamak ne kötü şeylerden… “ağlıyorum”, “ölüyorum”u anlamam… Korkmak, “henüz” saygı duyulacaklard..
Kopya çektiğiniz ülkenin adı değildi… Yaşadığın yerin.. Ortaklaşa sürülen tarlada payına düşen de eşit değildi senin!… Dert bile etmedin… İlk sınıfsal temellerin… Sana düş..
Anla!... Seyret... Anlatacak!... Daha emin... "Yürek işi" ayrılık.. Birlikte!... harikalık... hem de harika dışılık.. Karşılaşma!.. belki ayrıl..
Ne mi?... Dinle!... Nasıl mı?.. algılayacaksın!.. Bir çok var!.. Sıralamayı deneyecek!.. Aç!.. Yok!.. Bir çok var ları anlatma dili çok az!.. etkili.....