Uzaklaşma süratle ilerleme duygusu yakaladı insanoğlunu ve sonunda unutuldu taze havayı soluklamak İçimizeki en büyük savaş ve zıtlık ruhumuzu işgal ediyor, karanlık duygular hükmediyor ..
Yüzünü toprakla yıkayan adam solukla havayı bulut yarılırken ve korkma çakan yıldırımlardan Gökte güneş alçalırken geceye hazırlan ve duy o uzaklardan gelen tiz sesi keskin çağrıyı ..
Ölü duygular beni aşağı karanlığa çekiyor, senin ruhun beni dondurdu böylece uzaklaştım senden. Hep bir ışık aradım senden sonra, yaz sıcağında üşüyen bu adam artık seni duyamıyor ..
Çok gizemli ve korunaklı bir şato çünkü onu göremiyoruz zirvede yalnız tanımlanamayan İşte böyle bir şey onu öldüremiyoruz diriltemiyoruz, o durmadan gezinirken doğamızda Işığın büy..
Yeryüzünün talihsiz toprakları, siyahi köleler ve asrın hilekarları… Böyle başladı kutsal pusu; Çakalların öyküsü, ceylanları kıstırdı kendi özyurtlarında. Milyonlarca insanı esir aldı..
Güneş şafağı okşayarak doğuyor ve ötelerden bir ses işliyor sabaha Uyanıyor yolcular, miskinliğinde sarhoşluğun Anneler açıyor perdeleri, ışık eziyor hırpalıyor tuzlu tenimizi ..
Yaşamayı öğret bana, ölmeden önce, gençliğin ateşiyle tazelenelim böylece Uçucu yıllar dolsun taşsın hayatımda, sen beni severken, sisli alevin parlaklığında Ve doğan güneş şahit olsun aşkı..
Kaosun krallığı yüzyılları sarsan büyük savaşlar Korku ve gözyaşı zafer ve kan Mekanın tarihin hazin yıkılışı durmadan üstüste binişi Geçmişten günümüze akan nehrin etten ve kandan kö..
Sevgi içinde kalan insanlık, mavi gök ve güneş, yitik pencereler Geri gelin, Yollarında yürüdüğümüz şehirler, hırçın dağlar ve kızgın yıldırımlar… Öfkenin adı ,büyük kavgalar çakallar ..
Dönüşüyle zirveye çıkıyor ve canlanıyoruz benzer günleri başarıyla aşıyoruz. Tarih bizi yazmaya başlıyor, zamanı taşıyoruz gökten yüreklerimizle Düşüşten geldik buraya herşey gibi m..