Gülsüm erkenden kalktı. Kaç hafta geçmişti bilmiyordu. İşte bir Cumartesi daha gelip çatmıştı. Her hafta yaptığı gibi hazırlıklarını tamamladı. Broşürleri, pankartları ve yüreğine sığdıramadığı biric..
Söğüt dalı gölgesinde Sereserpe uzanmalı Bir düşler ülkesine Gidip gelmeli Oracıkta sevmeli Oracıkta ölmeli..
Ne iklimden yana talihi vardırNe topraktan yanaYazın kavrulur yanarKışın ayaza çalarYeşili ancak Nisan daSarıyı, her daim görür.Ama göğün mavisiBir elbise gibiGiydirir..
Yol alabildiğine taşlı İnce uzun kıvrılır Karanlığa doğru Bir garip yalnızlık ki Çöl olmuş yüreğimdeki sızı Açlık alabildiğine büyümüş Sefil yaşamın insanları Ayağında kund..
Bir çocuk masalı gibi bir başlık attım bu yazıya. Çünkü her ne kadar bu yazı bugün yazılmış olsa da tamamen benim çocuk dünyamın izlerini taşıyan anlarla örülü. Onunla ilgili ilk hatırlayabildiği..
Yedi yaşındaydım ilkokula yeni başlamıştım. Evimiz ile okul arası oldukça yakındı. Ben o güne kadar sürekli sokakta oyun oynayan eve hava kararırken giren haylaz bir çocuktum. Annem benim evde olmadığ..
Hani bir balıkçı meyhanesi vardı. Seninle de giderdik Arnavutköy’de Yorgi’nin Yeri. Ağlarla örülü meyhaneden, Sarhoş olmadan kalkmazdık. Rakının en soğuk olanı,<..
Bir aşkı anlatmak için, kimi zaman resim, kimi zaman müzik, ve kimi zaman şiir, yeterdi. Oysa senin aşkın her şeyin üzerinde, nice ömürler içerisinde, kaç insan m..
Annemi kaybedeli elli iki gün oldu. Yüreğim ve ruhum onsuz çok mutsuz. Ne yaparsam yapayım, biliyorum ki onun boşluğu hiç dolmayacak. Belki beni işitiyor, belki şu an görüyor bilemiyorum. Şu an..
Şu an şu saatte bir yerde Hayatın kendisi ıskalanıyor Şu an sevdaya dair ne varsa tükeniyor Umut karanlıklar içinde kalıyor Nereye gideceğini bilemeden Yaşa..