Zonguldakta kadın yazar olmak; bu sıfatı yani yazar sıfatını henüz hak etmediğimi düşünmüştüm. Elbette okuma yazma bilen herkesin yazar olabilme hakkı vardı. Bunu kimsenin kimseye hak görme y..
Bu şehrin bir anlamı vardı eskiden, çok eskiden. Güneş doğardı sabahtan, dar yamaçlarından süzülerek sarıverirdi ovayı. Gözlerim kamaşırdı bir de sabahın tazeliğinde sen çıkardın cama, güneşe inat ..
Bunlar sana söyleyemediğim ya da söylemeye cesaret edemediklerim. Hani diyor ya şarkı: “Ansızın hayatıma giriyorsun, varlığınla beni şımartıyorsun. Mucizeler yaratıp kahramanım oluyorsun.”...
Bir kasımdı yola çıktığımda. Hani ortasını biraz da geçer gibiydi zaman. Yürümeyi marifet saymışım çocukça aklımla. Daha ilk adımlarımda Nasıl sendelemeye başladımsa..
Siyasetin gündemi bu kadar meşgul ettiği bir günde, bu sütuna ve satırlara seçim sonuçlarına dair sözcükler düşmeden, kıyısından köşesinden de olsa değinmeden, devam etmek içime sinmedi doğrusu.
Yine geldi çattı Haziran. Şu özel günleri kim özelleştirdiyse hiç iyi yâd etmiyorum sizi bilinsin. Duygularımı boşaltabilmek için özel güne, aya, yıla falan ihtiyacım yok elbette ama topluluk psiko..
Hadi becerebiliyorsan, yaşadığın şu an, şu zaman diliminde, hiçbir şey olmamış gibi davran bakalım. İçinde bulunduğumuz bu can sıkıcı tablodan umut çıkart bakalım Suya sabuna dokunm..
İçinde yaşadığımız dünyada neler oluyor böyle inanın anlayamıyorum. Bu sabah diyorum, gün güzel, gün aydın olsun, mutlaka keyifsizlik tohumları filiz veriyor bir yerlerden ve kararıyor saba..
Bir iki hafta kadar önceydi sanırım, bir hasta yakınımızı ziyaretine gitmiştik eşimle birlikte. Hani yüreğiniz cız eder ya, içiniz bir hoş olur sizde iz bırakan yaşanmışlara yeniden dokunduğunuzda,..
Öz güven, sahiden de iyi bir şey midir? Ya da azı karar çoğu zararlardan mıdır. Kendi içimde, çelişkiye düşme sebebim midir şu özgüven, onu düşünüyorum. Bunu anlayabilmek adına çok kere etü..