Bugün tüm gazete manşetlerindeki o yüze baktım, baktım... İçim kan ağladı...Ne yaptığının, neyin kurbanı olduğunun farkında bile olmayan.... Şuursuzca "Pişman değilim, bugün olsa yine yaparım" diy..
Yaşamın algılanışı, önceliklerin kişisel tercihler doğrultusunda belirlenmiş olması ile çok ilgilidir aslında... Farklı olayların, farklı etki ve tepkiler yaratması da bu yüzdendir çoğu kez, böyle ..
Toplumsal yaşam alanında yüzyıllardır süre gelen, Yazılı herhangi bir yasa ya da yönetmeliğe tabi olmayan ‘yerleşik kabuller’i eleştirebilen bir kesimin varlığı, Bir parça da olsa umut ver..
Dostoyevski’nin karakterlerine giydirdiği ruh halleri hep etkilemiştir beni... 1800’lü yılların ortalarından hemen sonra yaratılmış olmalarına rağmen, Hâlâ aramızda yaşar gibi gelir çoğu....
(Ayna karşısındayım... Ne var? Siz hiç yapmaz mısınız? Demek ihtiyacınız yok. Ne güzel! O halde beni benimle bırakın...) .... Bakma öyle yüzüme hâlâ inatla mağrur! Bu kadar dürüst olmak..
(Hulusi Amca, elinde gazetesi, kahvaltı masasındadır. Sırtında çantası, elinde kitaplarıyla Özgür girer mutfağa... Eğilir öper Hulusi Amca’yı...) -Günaydın babacım, çıkıyorum ben, akşama birşey i..
Alıp başımı gidesim var şu sıralar Mümkün olan en uzağa... Milyonlarca sebep sayabilirim Ama yapmayacağım... Zaten bunalmak için kendine ait sebepleri olan okurun içini daha fazla ..
-Kalk Hulusi, kalk kalk! Pazara gidiyoruz. -Hayırdır Mukadder, ne pazarı akşam akşam? -O elindeki ne senin be adam? -Gazete... -Okumuyor musun? İnsanları sabahın bir köründe alıve..
Sürüp giden yaşantınıza geçmişte bir zaman diliminde teğet geçmiş olan bazı isimlerle yıllar sonra karşılaştığınızda, asla olmaz dediğiniz şeylerin olduğunu, kendilerinden beklemediğiniz tecrübeler..
Azönce, daha önce pek nadir denediğim bir müdahale şekline başvurdum. Evde sinirle kendi kendimi yemek yerine oturduğum sitenin karşısındaki belediyeye ait parkta, yaşları 10-12 civarında beş çocukla ..