Delirmemeye çalışıyorum hayatın saçmalığına tahammül etmenin başka yolu yok..!!! Gecenin içinde yalnızlıktan gülümsüyorum hayata.. kendimden başkasının çözemediği bulmacalara benzeyen kelimelerle boğu..
Tanrı insana acı çekmeyi verdi, o yüzden acı çekiyorsun; elden bişey gelmez, kader bu...!!! Sen ne kadar uzaklaşsan yaklaşır o kadar sana, yazık olur...!!! kurtaramaz kimse seni... Kabullensende mü..
Yaşam denen nehirden akan suyun rengi hep aynı, zemin de gökyüzü de ne kadar değişirse değişsin hep aynı tıpkı yaşamlarımız gibi bizlerinde hayatında farklı olan ne varki hep aynı hikaye canlanıyor g..
Yine keyfim yok yine tadım kaçık... Tüm derdim O'nunla hayat denen sınavla, ben bu sınavı veremicem anlaşılan, durmadan soruları cevaplamak için boğuşurken hep sınavın zamanı bitiyor ve ben yine kal..
Neden illa bişeyler yolunda gitmemek için bu kadar direnç gösterir yaşamda neden..??? Niçin sesimizi yükseltemeyiz en haklı olduğumuzda...?? Saygı mı yoksa; korku mudur bizi engelleyen... bi türlü..
Ben bir korkağım, kendi kelimelerimden bile ürken bir ahmak..!! Hayatımı kaderin acımasız ellerine mahkum ettim.. Sorumluluk almak hiç bana göre değil..!! Kendimden bile kaçmaya çalışırken "Beni Sev"..
Yorgun ve yılgın şekilde çökmüş bir sandalye'ye yazıyordu elinde ucunu bıçakla açtığı kalemiyle "yapraklar dökülüyor, hazan mevsimi geldi..." yine sayfalar dolusu yazıp yalnızlığından kaçmaya çalışıy..
Hüzün ve sessizlik, karanlık ve uğultulu ormanda tek dostlarım... Karanlıkta o kadar çok kaldım ki artık orada ne olup bittiğini açık seçik görebiliyorum ve bu beni dışarıda aydınlıkta olduğum sürede..
Çok istediği uzaklığa eninde sonunda kavuşmuştu, etrafındaki her yüz herşey yabancıydı kendisine artık özgürdü kimse tanımıyordu kendisini, tanımıyordu kimseyi kendi isteği de buydu mutlu olması ger..
Ben Kimim..? Ne için gönderildim..? Yer kürede bulunma nedenim ne..? Kurtarıcı mıyım..? Zannetmiyorum..!! Yok edici miyim..? Herşeyi, kurulu tüm sistemleri mahvetmek için mi geldim dünyaya..? Yok art..