Havalar ısındığından beri Romeo sabah duşlarına başladı. Kendisini sabah güneşinin insafında çimlerde kurumaya bırakmıştı. Sakin sakin gazetemi okurken bitişik bahçeden çağırıldığımı duydum; Keremmmm,..
Lisedeyken kendisine tahammül etmenin çok güç olduğu bir matematik öğretmenimiz vardı. Dersi anlatırken sürekli ağzından tükürükler saçtığı için öndeki sıralara kimse oturmak istemezdi. Bazen nasihat ..
Yemekte birisi kendisine su doldurmak için sürahiye uzandığı sırada fırsattan istifade "dur benimkini de doldursun" diyerek boş bardağını uzatan bir insan değilim. Eğer ben, karşımdaki o harekti yapar..
"Kafası zehir gibi çalışmak" diye bir tabir var hani. Eskiden, ben küçükken falan bu tabiri benim kafa işleyişimi anlatmak için kullanırlardı. Tabi bu çok eskidendi. Zihnim artık muhallebi gibi oldu. ..
ağlıyorum ağlıyorum, artık bir kalbim yok diye değil, onu kıyma makinesine atıp köfte yaptın diye hiç değilağlıyorum ben bakma sen sebebi belli değil..