Kumru sesine uyanmak… Hani şu; “guguk guguk” diyen kumrunun sesine. Etrafın aydınlığından, geç kaldım sanıp fırlamak yataktan. Oysa saat henüz sekiz bile olmamıştır. Bir de bulunduğunuz yer, yüksek bi..
Biber!!! Bildiğiniz biber. Böyle dedim ama aklınıza ne geldi bilemem. Ve sinirim tepemdeyken de aklınıza ne geldiğini hiç mi hiç bilemem! Dolmalık, çarliston, toz biber, pul biber… hatta beni bir daha..
Nasıl da güzel bir hava... Şehrim gibi güzel ve aydınlık ve lodosuyla baştan çıkarıcı. Onunla olmak istedim, bıraktım işi gücü, atladım otobüse, az sonra paylaştığımız evin yakınındaki otobüs durağınd..
Bir müthiş gün, Bir müthiş tarih daha Ama şehir; aynı müthiş şehir!.. Farkındaydık, 10 Kasım’da bir tarih daha yazacak ve etimizle, kanımızla, canımızla ille de aklımız ve ..
Bu sayfalarda yazdıkça, okudukça... yıllanıyorsun. Yıllandıkça, yazan kişileri tanıyor, bazen öfkelenip, öfkelendirip ya da farkın farkına varıp uzaklaşsan da bazen ahbap oluyorsun. Ahbap olduklarımız..
Her zamanki gibi telaşla çıktım evden, kucağımda hoş bir pembe kağıda sarılmış, bol yeşil yapraklı saksı çiçeği, Ahmet Abiler’e gidiyorum. Yok, çiçek ona değil, onun hediyesi ayrı ki hediye demek de p..
Bu sabaha uyandığımda, hani mevsim dönümlerinde ne giysem diye kararsız kalırsınız ya, öyle bir hava vardı şehrimde. Kış mı bahar mı derken, "ne kadar kapatırsan kapat ardın sıra ben varım" diyordu bu..
Bir yıldız kaydı ve hemen bir dilek tuttum. Kayan yıldız, sıcak bir yaz gecesinde kumsala sırtüstü uzanmış gökyüzünü seyrederken, sonsuzlukta parlayan yıldızlardan biri değildi. Yüreklerinin sesini he..
Şöyle bir yazdığım günceleri düşündüm. Diğer günce arkadaşlarımın yazılarına yaptığım yorumları... Ve giderek sevdamı dışa vurduğumu fark ettim. Hoş saklamanın ne âlemi vardı o da ayrı konu. Öyle bir ..
“İnceden bir sızı sarıyor gönlümü” mısrasıyla uyandı güne, şarkının devamını söylüyordu gri hücreleri tüm sessizliğiyle bağırarak... Bayram sabahına, hem de “Şeker Bayram”ı sabahına da, böyle uyanılma..