Adamın biri, çok sıkılmış hayatın aynı günlerinden, aynı gecelerinden, aynı mevsimlerinden, aynı renklerinden...Düşünmüş, neden mutsuz ve sıkıntılı olduğunu. Değiştirmek istemiş aynı yaşa..
Haklılar... Bir habere göre, bir grup hemcinsim, erkelerle aynı uçağa binmek istememiş...Niye binsinler ki? Oh! valla iyi yapmışlar...Şimdi biz hatun milletinin saçından, sesinden,..
Saat gecenin bir yarısı. Uyku tutmamış. Bir acayip yazma isteği. Lakin yazacak adam gibi bir konu bulamamak.Konu yoksa yazma isteği nasıl oluyor çözemedim. Manyaklık elbette bu. Uyku tutma..
Yağmur kuşları yağmuru mu severyoksa habercisi midir yağmurun?Bir ağustos yanlızlığıiçimde yapayalnız bir kız çocuğuiçimde terkedilmiş bir kız çocuğuannesiz babasız..
Ve adam dedi ki; en güçlü benim, ezdirmem kendimi, ezerim...Ve insanlar küçücük kaldı... Öyle küçüktüler ki adamı büyük sandılar... Adam üzerlerine basarak yürüyordu... Can acıması nedir bilmiyo..
Tek katlı bahçeli evlerin sokaklarında büyüdüm ben... Ceviz ağacı, dut ağacı olurdu bahçelerde. Kiraz ağacı ya da erik ağacı bulmakta hiç zor olmazdı. Bizim sokakta yoksa, mutlaka vardı başka sokakta...
'Hüzünlü yazılar yazmazdım eskiden... Hüzünlü şarkıları ezberlemezdim...Erken büyümek acılıdır. Acıdır... Acıyı çizmezdim esikiden...'Bulutları seyrettiniz mi hiç, daha yakın olayım diye göky..
Sen yürüyorsun. Duruyor birileri öylece...Sen geçip gidiyorsun, geride kalanlar, kalıyor öylece....Sen duruyorsun, birileri geçip gidiyor öylece...Bir şiir yazıyorum, hayatı anlatıyoru..
Yağmur dolu bir bulut buldum bu sabah başucumda... Gözlerimi açtığımda... Oysa bir yıldız koymuştum avucuma... Kör karanlıklarda ışısın diye.... Bir tutam gün ışığı aktı gözlerime. Gün ışığı gözl..
Blog kategorisi üzerinde yapılan tartışmalardan sonra çok düşündüm. Bu kategori gerçekten amacı dışında mı kullanılıyor? Ne yapmalı, nasıl olmalı? Blog internet güncesi ise bu alanda kendimize..
Milliyet Blog