Ahmet YILMAZ
Efendim, Bayramın huzur ve mutluluğuna gölge düşürecek olaylarla sarsıldık bu bayrama girerken yine... Ama hayat devam ediyor... Bir musibet bin nasihattan evlâdır demiş atalarımız... Yaşadığımız olaylar, umarım böyle bir hayra vesile olur. Selam ve sygılarımla sağlıklı, mutlu, huzurlu nice bayramlara erişmenizi temenni ediyorum.
08 Kasım 2011 23:20Ahmet YILMAZ
Hayat beklentilerden ibaret bir yerde… Yaşımız ne olursa olsun, yine de gelecek yıllardan bir şeyler bekliyoruz. Giden yıllarda bir türlü denkleştiremediğimiz şeyleri yerli yerine oturtmak istiyoruz. Tıpkı arzularımızdaki gibi, düşlerimizdeki gibi… Ben kendi adıma yaşadığım güzelliklerin çoğunu, beklenmedik zamanlarda yaşadım. Hüzünleri de beklemediğim ortamlarda… Yine de hayal kurmak, ümit etmek, kötü bir şey değil… Kimimiz 2010 yılını bu bağlamda belki hasretle anacak, kimimiz de nefretle hatırlayacak… 2011 de ondan çok farklı olmayacak aslında… Olaylar değişecek, mekânlar değişecek, dekorlar değişecek, kişiler değişecek sadece… Devran bildiğince dönmeye devam ederken, biz kendi adımıza yeni bahtlar yaşayacağız, yeni senaryolar sahneye koyacağız… Ne olursa olsun, “Mutlu Son” hepimizin ortak beklentisi… Bu duygularla yeni yılda ummadığınız kadar güzellikler, mutluluklar yaşamanızı temenni ederek, selam ve saygılar sunuyorum…
31 Aralık 2010 17:32Ahmet YILMAZ
Mevsime göre güzel bir havada, 9 günlük bayram tatiline girdik. Özel bir derdi olmayanlar için bayram mutlu geçecek gibi… Bir türlü çözüp gündemden kaldıramadığımız siyasi dertler de artık en azından çoğunluğun kanıksadığı bir hale geldi. Hani derler ya, mutluluk ve huzur biraz da bizim beynimizde… Bardağın boş tarafını görmekten vazgeçemeyenlerin tadabilecekleri hazlar zaten oldukça azdır. Bu duygularla her zaman olduğu gibi, bayramın sizin için, ülkemiz için, milletimiz için esenliklerle dolu geçmesini; derdi, kederi, üzüntüsü, hastası, çaresizliği olanlara Allah’ın sabır, yardım, şifa, umut ve kolaylıklar vermesini diliyor, en içten sevgi ve saygılarımla, selâmlar sunuyorum.
15 Kasım 2010 01:03Ahmet YILMAZ
Bayram en güzel duyguları başkalarıyla paylaşmaktır. Bizse en güzel duyguların sadece bize ait olduğunu sanıyoruz, sadece kendimizi beğeniyoruz, tek doğru düşünen kişi olduğumuzu zannediyoruz, başkalarına burun kıvırıyoruz, “ötekiler” deyip herkesi dışlıyoruz. Bayram, karşımızdaki insanın cinsiyetini, yaşını, mesleğini, sosyal, siyasal ve ekonomik durumunu sorgulamadan, ona el uzatmaktır, uzanan eli sıkmaktır, gerekirse öpmektir. Bayram, ortak sevincimizi ve mutluluğumuzu dışa vurmaktır, güven vermektir, dost kazanmaktır, sevmektir, sevilmektir, hoş görmektir, affetmektir. Bu duygularla bayramınızı kutluyor, bu mutluluğu anlayabildiğimiz ve yaşayabildiğimiz sürece samimi bir insan ve sonuçta bu insanların oluşturduğu gerçek demokrat, çağdaş, ilerici ve yenilikçi bir toplum olabileceğimizi ifade etmek istiyorum efendim. Selâm ve saygılarımla…
09 Eylül 2010 18:10CEVAP
çok ilginç bir mesaj.Bayramını kutlamadığım,kutlayamadığım tüm dost,arkadaş ve tanıdıklardan özür dilerim.Herkesin bayaramını kutlar hayırlara vesile olmasını dilerim.Herkesi çok özledim
10 Eylül 2010 23:55hasan mert
peki ders tekrarından sonra bilgisayar ve televizyon oynamak veya seyretmenin bir zararı varmı?
23 Ağustos 2010 23:25CEVAP
planlı ve programlı ders tavsiye ediyoruz.Planı hazırlarken dersten önce bilgisayar ve tv planda yer alıyor
25 Ağustos 2010 09:51daldabir
mesajlarım çok uzundu.ama yine de lütfedip cevap yazmışsınız. siz,çok değerli bir insansızınız.beni mutlu ettiniz.yürekten teşekkürler.saygılarımla.
06 Temmuz 2010 01:36CEVAP
rica ederim
07 Temmuz 2010 11:29daldabir
babaannesi hemen duruma müdahale etmiş.almış oğlanı gitmiş kadıncağızın kapısına.demir bir ,gördüm içeri bir kız girdi diyomuş,bir ,ben bilmiyom diyomuş.kayınvalidem diyorki;kızım çocuk neyle karşı karşıya olduğundan bile habersiz.durumu anlamamış bile diyor.Bu arada oğlum ilkokula gitmek istediğini söylüyor.ama ilokulun ne olduğunu da bilmiyoama pek çok konudada çok zeki.özellikle eşleştirme ,benzetme v.s.örneğin 80 parça puzzleyi yarımsaattte yapıyor.tam oyun çocuğu.ama bizim evde puzzle çok yapılır.mesela ben 2000 parçadan aşağı almıyorum.ondan alışık.VALLA YASEMİN HNM.BEN ÜNİV.OKUDUM(EGE TEKSTİL)ÇOK MUTLU BİR ÇOCUKLUĞUM GEÇTİ.EŞİMLEDE MUTLUYUM.İSTİYORUM Kİ BEN ADRES DEĞİŞTİRMEDEN ONLARA MAXİMUM FAYDA SAĞLIYAYIM.OKUSUNLAR,SEVDİKLERİ İŞLERDE ÇALIŞSINLAR.VATANSEVER OLSUNLAR.ÇAĞDAŞ VE DEMOKRAT OLSUNLAR.VİCDANLI,SAĞDUYULU,AKILLI,YÜREKLİ OLSUNLAR.BÜTÜN İSTEDİKLERİNİ YAPARKEN ÖZGÜR OLSUNLAR.YARDIM EDECEĞİNİZİ UMARAK TEŞEKKÜR EDİYORUM.RAHATSIZLIK VERDİYSEM DE ÇOK ÖZÜR DİLERİM.SAYGILARIMLA.
02 Temmuz 2010 01:54daldabir
sizden başka güvenebileceğim,sizin kadar oğlumu doğru keşfedebilecek kimse yok dedim.eğer çocuğunuz ilk öğretimi başarır derseniz seneye ilk okula yazdıracam,yok yapamaz derseniz ana sınıfını tekrarlatacam dedim.sağolsun çok ilglendi.sürekli bilgi alışverişinde bulunduk.tam okulların açıldığı günlerde 72 ayını dolduruyor.öğretmeni bana şunu dedi.eğer demir le çok ilgilenirsen başarır.yok ben hazır,kolay çocuk isterim dersen tekrarlasın dedi.ben şimdi neyapacağımı şaştım.eşimde seneye daha irileşeceğini ilk okula geç başlarsa arkadaşlarının onunla alay edebileceğini düşünüyor.etrafında yaşanan güncel olaylardan hiç haberi yok.mesela hiç parayı bilmiyor.türkiyenin bir ülke olduğunu kavrayamıyor.mesela geçen hafta sonu yazlıkta zemin kattaki komşunun mutfak kapısından bir çocuk girmiş parasını almış.diğer çocuklar giren kişiyi demirin gördüğünü sölemişler.oğlan ağlayarak babaannesine gelmiş''beni şuşladılar(suçladılar)diye ağlıyomuş.OFF YİNE DEVAMI VAR.ÜZGÜNÜM BU SON:((
02 Temmuz 2010 01:36CEVAP
Çocuğunuzu erken okula vermenizi tzvsiye etmem.ANCAK okula olırken anaokuluna gidenler ve bazı seviye sınavları ile sınıflar sıralanacaktır.Oyun çağı çok önemli ve oyunla geçirilmesi gerekiyor.zamanla bıkkınlık geldiğinde dersten bıkkabilir.
03 Temmuz 2010 17:23daldabir
2 gündür eğitimle ilgili yazılarınızı okuyorum.size bir şey danışmam gerek.bana yardımcı olursanız sevinirim.oğlum 15 eylül 2004doğumlu.fiziksel olarak oldukça gürbüz,sağlıklı bir çocuk.ben daha önceleri çalıştığım için oğlumu ilk olarak 5 yaşında kreşe yolladım.1.dönemin sonuna doğru öğretmeni sınıfında 22 çocuk olduğunu,2 kişinin rakamları ve renkleri bir türlü öğrenemediğini,derse adapte olamadıklarını söyledi.bu çocuklardan birisi de benim oğlumdu.çok üzüldüm.oğlum zaten hergün ağlayarak gidiyordu.istemiyordu.bu arada oğlum 3yaşında konuşmaya başladı.hala da bazı kelimeleri yanlış söylüyor.örneğin çekirdek yerine ecikek diyor.çocuk psikoloğuyla konuştum.geç konuşan çocuklarda bunun çok normal olduğunu söyledi.bu sefer de çocuk arkadaşları içinde kendini kötü hissetmeye başladı.ben de 2. dönem onu okuldan aldım.bu yılda anasınıfına gitti.öğretmeniyle ilk hafta konuştum.durumu anlattım.ona dedim ki ben hergün geleceğim ama sınıf içindeki halini siz bileceksiniz.DEVAMI DİĞER MESAJDA
02 Temmuz 2010 01:22CEVAP
Bazı çocuklar geç açılabiliyor.Ama fiziksel bir sorun olmamasını temenni ederim.Önce doktor baksa sonra pedagoglar yorumlasa daha iyi olur diye düşünüyorum.Kalıtsal bir hastalık olabilir,
03 Temmuz 2010 17:30Halil Alçiçek
dengeli ve düzenli beslenmenin çocukların gelişimi açısından önemini bana açıklarsanız çok sevinirim teşekkür ederim
03 Nisan 2010 19:50