Bodrum Bitez Koyu

Bodrum merkezden başlayıp, sahilden saat yönünde devam ederek gerçekleştirmeyi planladığım Bodrum Yarımadası turumun ilk uzun süreli molasını; Bardakçı ve Gümbet Koyları’nı hızlı geçtikten sonra Bitez Yalısı’nda veriyorum.

Bitez’in dillere pelesenk olan isminin müsebbibi, o harika halk türküsü malum. “<ı>Burası da Aspat değil Halilim, aman Bitez Yalısı” diye devam eden nakaratı, nesillerdir söylenip geliyor. Ve Bitez kelimesinin dilimize Yunanca’dan geçmiş olduğunu öğreniyorum. Bağlık, bahçelik yer anlamına geliyor.

Bodrum’a yaklaşık on kilometre mesafede ve Gümbet Koyu’ndan sonraki ikinci büyük girinti. Bitez Yalısı’nda başlayan mandalina ve zeytin bahçeleri iç kısımlara kadar devam ediyor. Ve bu yeşil bahçelerin içinde, iki katlı, çatısız ve bembeyaz tipik Bodrum evleri göze çarpıyor.

Bitez’de ikamet ediyor iseniz; sessiz, sakin ve doğa ile iç içe olup aynı zamanda da Bodrum’un o hareketli ve yirmi dört saat yaşayan canlı ortamına yakın olma şansına sahip olabiliyorsunuz.

Bitez Yalısı’nda onlarca turistik tesis bulunuyor. Restoranları, plaj kafeleri, lüks otelleri, pansiyonları, apartları ve daha pek çok işletmesi ile tipik bir Akdeniz turizmi konsepti sunuyor ziyaretçilerine, Bitez Koyu.

Ve bir başka not da; düzenli olarak aldığı rüzgarı, ülkemizin ve dünyanın sayılı sörf mekanlarından biri olma niteliğini kazandırıyor Bitez’e.

Yarım ay şeklindeki Bitez Yalısı sahil şeridi, uzun sayılabilecek bir kumsaldan oluşuyor. Deniz suyu temiz ancak bir miktar serin. Dip, kumluk ve hemen derinleşmiyor. Yani derin deniz arayanlar için hayal kırıklığı yaratabilir ama çocuklu aileler ve yüzme bilmeyenler için ideal.

Bitez Koyu, daha önce pek çok Ege ve Akdeniz sahil yerleşimlerinde gördüğüm manzarayla karşılaştığım için bana fazladan bir artısı olduğu izlenimini bırakmadı. Çok tipik bir plaj konsepti var ve ekstradan anlatabileceğim, insanı derinden etkileyen özelliklere bence sahip değil.

Ancak Bitez’de kaldığım süre içerisinde üç enteresan olaya şahit oldum ki bunlardan birincisini, bundan önceki yazımda sizlerle paylaşmıştım. Okuyanlar hatırlayacaktır, cami bahçesinde duş alan bikinili kızlar mevzuu*.

Diğer iki olayı ise bir sonraki yazıma bırakıyorum. Bunlardan biri Bitez Yalısı plajlarında gördüğüm ve yakından inceleme ve izleme fırsatı yakaladığım “<ı>maganda jigolo” kardeşimiz; diğeri de Bitez’in “<ı>şezlong minderlerinden başka bir yere işemeyen nadide köpekleri” konuları olacak.

@ "Camii Bahçesindeki Bikinili Kızlar": http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=121190

@Geçen sene bugün "Çağdaş Manisa Tarzanı Bir Doktor": http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=53669

Not: Yazı fotoğrafı www.fileysurgery.com adlı siteden alınmıştır.