Borç ve Tutumluluk Üzerine

Alıveriş yapmak isteyen kişiler birçok duruma göre değerlendirme yaparak, ince eleyip sık dokuyarak alıveriş yapmak zorundalar. Bizde bazı sözler vardır; “İşten artmaz, dişten artar” “Ak akçe kara gün içindir” “Sakla samanı, gelir zamanı” gibi sözlerle tutumluluk övülür. Tutumluluk, “haram” olan müsrifliğin tersidir. Gerçekten de güzel bir gelecek için tutumlu olmak şarttır; ama tutumluluk sadece para biriktirmek demek de değil.

Tutumlu olmak güzeldir lakin sadece mal tutumluluk mal biriktirmek değildir. Dost birikilmek, iyi fiiller için zaman biriktirmektir. İyilik biriktirmek gerek, dua biriktirmek, hoşgörü biriktirmek, saygı biriktirmek, kötüleri def edip iyilikleri biriktirmek gerek!  Tutumlu olmak için sadece para biriktirmek yetmez.  İyilere yer açmak gerek.

Çocuklarımız geleceğimiz, güzel doğamız, toprağımız güzelliğimiz, aynı anda yedi iklime sahip coğrafyamız,  kültürümüz çeşitliliğimiz değerlerimiz,  misafirperverliğimiz, Anadolu’nun erenleri, İslam Dininin emirleri, köklü tarihimiz zenginliğimizdir. Zenginliklerimizi artırırken zayıf yönlerimizi azaltmalı, birlik ve beraberliğe, toplumsal hoşgörüye sahip çıkmalıyız.   

Kötüler var, kötülükler var, zaman da aslında dar. Dar olan zamanı hesapsız işler yaparak kendimize daha da dar etmemek gerek!  Geçici dünyayı kendimize yar etmemiz, geçici olduğunu da bilmek gerek.

Doğu Klasikleri’nden Ebu’l-Kasım En-Neysaburi’nin Akıllı Deliler (Ukalau’l –Mecanin) adlı eserinden;

“Ey dünyayı kendisine isteyen, onun her gün yeni bir dostu vardır.

Dünya ne çirkindir! Onu isteyenleri kasden birer, birer öldürür

Mal-Mülk sahibine evlilik tarif eder, başka bir yerde ondan başkasına teklif eder

Ben yaşarken musibetlerin elleri içimde yavaş yavaş çalışıyor.

Ölüm yolculuğu için azığınızı iyi hazırlayın, çünkü onun cellâdı “göç zamanı geldi” diye bağırmıştır.”

Tasarruf her şeyde gerek, kayıplar  ömürden gider.  Sen harcarsın torunun öder.  Herkes bir yere;  gideceği yere er-geç gider de bari borçlu gitmeye, tahsilâtı sahibinden yapamayanlar suçsuz sabilerden yapmaya kalkarlar. Torununun geleceğini sadece dünya malıyla ölçmek yakışmaz da bize, gelecek kuşaklarımıza borç bırakmak hiç istemeyiz. Biz ki, başkalarının hesaplarını ödemek için yarışan bir milletiz! Yediklerimizi canımızdan çok sevdiğimiz torunlarımızın ödemesini nasıl hazmederiz. Tüyü bitmemiş çocuklara, çocuklarımıza, geleceğimize borç bırakmak da ne demek! Biz ki, bir yemekte toplu hesap ödemek için kavga edebilen tek milletiz!