Buluşma ya da görüşme isteğinde tarih, yer ve zaman belirtilmemişse uymak zorunda değilsiniz

Akşam aradı “yarın size geleceğiz”.  Ha gelecek, şimdi gelecek diye iki ayağınızı bir pabuca soktu; üstelik gelmedi bütün gün sizi esir etti. Hazırlık yap, bir yere gideme, işin varsa yapama… Akşam kalksın gelsin! Kesinlikle kapıdan kovabilirsiniz. Büyük terbiyesizlik!

Akrabaymış, dostmuş, arkadaşmış salla gitsin, insanlar sizin uşağınız mı? Haber vermeden ölmem bile, böyle saçma şey mi olur!

İnsanların yarısı hala böyle yapıyor. Yakınlığa, akrabalığa, samimiyete sığınıyorlar. Eften püften mazeretler ileri sürüyorlar. Neden bekledin, neden hazırlık yaptın diyorlar.

Boş laf bunlar… Terbiyesizliğin akrabası olmaz. Mazeretin varsa mazeretini söylersin ona göre hareket ederiz. Neden bekledin? Beklersin, hazırlık da yaparsın.

Adamın karısını çoluğunu çocuğunu esir ettin ha, vay terbiyesiz vay! Ya kardeşim bu insanların hayatı var. Tamam, seni ve aileni karşılasınlar, misafir etsinler ama ne zaman geleceğin belli değil ki? “Bugün size geleceğiz” Böyle bir şey olmaz ki, habersiz gel daha iyi. Yanlış anlaşılmasın, çat kapı misafirlikte sorun yok; beni demiş gelmiş.

Diğer işlerde de aynı durum. Sipariş verdin, “Evde bulunun yarın eşyanızı teslim edeceğiz” Tüm gün evde esir oldun. Siparişi iptal edip malı iade edeceksin, görsün gününü! Parayı kazanan o, peşinden koşan ben!

Kesinlikle böyle davranan kişilere bu yazıda belirtilen şekilde karşılık verilsin. Ben yerini, saatini, dakikasını bile söylüyorum. Yarın size geleceğim dedi. Bütün gün sizi bekletti. Akşam çıktı geldi. Onun geleceği saatte siz de haber vermeden evden gideceksiniz. Sizi evde kendisini bekliyor biliyor ya, mars olsun!