Ceylin, Eylül ve Irmak...

Biri on, biri beş, diğeri de dört yaşında...

Üç farklı şehir.

Üç  farklı aile.

Üç farklı tarih.

Lakin acı aynı.

Farkında mısınız ne kadar da çok duyar, okur ve izler olduk çocuk cinayetlerini, tacizlerini.

Kendinizi bu çocukların ailelerinin yerine koymaya çalışın.

Sabah uyanıyorsunuz, normal bir gün.

Gün içinde yapacaklarınız var.

Belki komşuya gideceksiniz, belki evinizi temizleyeceksiniz.

Sonra çocuğunuz tutturmaya başlıyor; sakız almak için, komşuya gitmek için, bahçeye çıkmak için.

Çocuk bu, eve de kapatamazsınız ya...

Sonra...

Sonrası yok işte.

Size kalan, onu son gördüğünüz anın fotoğrafını aklınıza kazımak.

Öyle ya, en son mutlu olduğu, belki şımardığı, çocukluğunu son kez yaşadığı an...

Eviriyorum, çeviriyorum aklım almıyor.

Hele hele o çocukların çektiği eziyetleri düşünüyorum da, söyleyecek söz bulamıyorum.

Küçücük bir zaman dilimiyle insanların hayatları değişiyor.

Tarifsiz acılar kazınıyor ömürlerine.

Her halde aileler en çok kendilerini sorguluyordur; niye gönderdim, niye dikkat etmedim, niye fark etmedim diye.

İnsan, evladının bu kadar yakınındaki katili fark edebilir mi?

Daha önce gözünüzün değdiği, belki selam verdiğiniz kişiyle ilgili hiç insanın aklına gelir mi, bu benim çocuğuma zarar verecek diye?

Öyle ki; arama çalışmalarına katılıp, telaşı izleyip, acıya sözde ortak olacak kadar rahat davranabilen, soğuk kanlı birinden, önceden şüphelenmek gerçekten mümkün mü?

Ceylin Atik, Ödemiş'te parktan kaçırıldı.

En son evlerinin karşısındaki apartmana girerken görüldü.

Su içmek için gittiği komşusu S.T.'nin evinde, bir sandığın içerisinde bulundu cesedi.

Evde yakalanan cinayet zanlısı ilk ifadesinde, "Ceylin evde su içiyordu. Düşüp hayatını kaybedince korktum ve onu sakladım" dedi.

Küçük çocuğun boğularak öldürüldüğü belirlenirken, cinayet ve olay yeri inceleme polislerinin evdeki incelemeleri sürüyor.

5 yaşındaki Eylül, sokakta oynarken kayboldu.

Çınarcık ilçesi Koru Beldesi Atakent Mahallesinde annesinin komşuya gitmesini fırsat bilen Eylül, evden çıktı.

En son görüldüğü yer, mahalledeki bir futbol sahası.

Jandarma ekiplerinin arayışı sonucunda Eylül'ün cesedi evine yaklaşık bir kilometre uzaklıkta, terk edilmiş bir binanın bodrumunda, bavul içinde bulundu.

Katil zanlısı mahalleden.

Hatta Eylül'ün arama çalışmalarına bile katılmış.

Minik Irmak'ı unutmadınız değil mi?

Irmak Kupal, 14 Ekim 2016'da Manisa'da kayboldu.

20 Ekim'de de mahalle komşuları Himmet Aktürk, Müge Anlı'nın programında Irmak'ı öldürdüğünü itiraf etti.

Katil yine mahalleden.

Şimdi yazımın başındaki cümlemi tekrarlıyorum...

Çocuk bu, eve de kapatamazsınız ya...

Kapatılmaz tabi...

Ama bir zahmet parka siz götürün, gözünüzü ayırmadan bir kenarda oturup bekleyin.

Sitede otursanız da, çocuğunuzu yalnız başına bahçeye bırakmayın.

Baksanıza katillerin hepsi komşu.

Pedofili olmak ne cüzdanın kalınlığıyla, ne de kültür seviyesiyle alakalı bir durum değil.

En yakınınızdaki insanlar bile olabilir.

Şu ana kadar böyle bir bilgiye sahip olmamanız, yarın öbür gün büyük bir acıyla öğrenmeyeceğiniz anlamına gelmez.