Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '14

 
Kategori
Deneme
 

Dilemma

Dilemma
 

Dilemma

Yeni yılın bir şey getirmesine gerek yok.

Herşeyi götürebilir,

Bir tek seni getirsin yeter…

dedim, yok yok vazgeçtim. Şimdi nereden baktığımıza bağlı. Mesela sağlığımı götürmesin, sevdiklerimi, kızımı, işimi götürmesin. Bunlar gittikten sonra sen gelsen de bi işe yaramaz ki… Hem ayrıca sen gelmesen de olurkine! Sensiz yaşayamayacağımı düşündüğüm zamanlara şöyle bir baktım da pekala yaşanıyor(muş). Sen de, ayrılık denen meret daha canımızı yakmamışken “Korktuğum başıma geldi duydun mu? Ben seni bir türlü unutamadım.” diyordun.  Ne oldu? Sadece gözün değil  bilumum her yerin çıksın inşallah.

Çok güzel bir espri buldum  yokluğunda. Aslında yokluğunla dalga geçmeyi öğrendim galiba. Sen içtin, ben sarhoş oldum güzelim. Sayende gelen dertlere şöyle diyorum;

Benim adım THOMAS

Bunlar bana ko(y)maz…

Dilbilgisi ve ahlak kurallarını bir yana bırakalım. Bence direk ‘komaz’ diye okumalısınız. Ben öyle yapıyorum çünkü.  Bu kadar dertten ızdıraptan sonra hakikaten herşeyi gülerek karşılıyor insan. Filmvari yaşadığımız aşktan sonra elimizde kalan anılara bakıp bakıp zaman zaman  iç geçiriyor insan. Kendi hayatımı sanki bir başkasının hayatıymış gibi uzaktan izliyorum.  Şimdi birilerinin aşk acısı çektiğini gördüğümde tabiri caizse kıkırdıyorum, fıkırdıyorum, tıkırdıyorum. Ölmedim yaşıyorum ya! Onların da ölmeyeceğini biliyorum ya! Müthiş rahatlık…

Ağlamaktan yorulmuşum. Salya sümük ağlattığın çok oldu hani, yalan değil. O hallerimi hatırladığımda gülüyorum. İnan bana sen de görsen gülerdin. Kim görse gülerdi sanırım.  Yaşattıkların sayesinde adımı değiştirdim ve Thomas yaptım. Kütükte henüz değişmedi yalnız. Şu kahrolası muayyen dönemler de olmasa adını anacağım yok wallaha!

Aşk bahara uzak, ölüme yakın, kadere yenik
Haykırdım, duyuramadım sana sesimi
Yüreğim ezik
Anılar ölüyor sevda ayazda kaç senedir.
Yar yüreğinden bir haberim
Bir ışık olsan farkederim…

Yine kafam karıştı. İkilemlere düştüm. Dünyamı karattıın hala ışık olsan farkederim diyorum. Sanırım aşk böyle bir şey. Hem dün yine Karadayı izlerken Feride nin bakışlarında bizi gördüm. 

Git artık Aysel başımdan

Ben sana göre değilim, 

Ölümüm elinden olacak seziyorum, 
Hem kötüyüm, karanlığım biraz, güzelim 
Aysel git başımdan seni seviyorum...

VE YAHUT;

Ben bir Ayten'dir tutturmuşum 
Oh ne iyi
Ayten'li içkiler içip 
Sarhoş oluyorum ne güzel 
Hoşuma gitmiyorsa rengi denizlerin 
Biraz Ayten sürüyorum güzelleşiyor 
Şarkılar söylüyorum Şiirler yazıyorum 
Ayten üstüne 
Saatim her zaman Ayten'e beş var 
Ya da Ayten'i beş geçiyor 
Ne yana baksam gördüğüm o 
Gözümü yumsam aklımdan Ayten geçiyor 
Bana sorarsanız mevsimlerden Aytendeyiz 
Günlerden Aytenertesidir 

     ( ... )

İşte böyle…

Bunca yazıp yazıp bu yazımın sonunu hala seni sevdiğime getireceğimi düşünürsen fena halde yanılmazsın…

Not: Dikkatini çekti mi bilmem. Benim adım Thomas ise senin de adın artık Aysel veya Ayten. Artık hangisini istersen… Bana göre hepsi sen…

Melike ÇELİK

16.12.2014

 
Toplam blog
: 78
: 290
Kayıt tarihi
: 02.07.11
 
 

1980 yılının buhranlı Ankara' sında gözlerimi dünyaya açmışım. Babamın işi nedeniyle çocukluk yılla..