Dinsel faaliyetler sorumluluk ister (1)

İslâmiyet; insanlar için sadece gerekli, uyarıcı, yararlı bir dîndir. Ayrıca insanların sağlığı, güvenliği, huzuru, mutluluğu, başarısı içindir.

Fakat bunu anlamak için samimi, iyi niyetli, bilgili, şuurlu bir müslüman olup yine aynı biçimde bunu uygulamak gerekiyor. Yoksa beklediğimiz yararları göremeyiz. Ayrıca müslümanların yanlış davranışları birçok insanı İslâmiyet'ten uzak tutabilir. Oysa İslâmiyet başkadır, Müslüman veya Müslümanlık başkadır.

Müslüman kişiler; cahil, okumuş cahil, şuursuz, anlayışsız, algılayışsız, hoşgörüsüz vb. olduğu zaman yanlış örnektirler.

Bir Müslüman İslâmiyet adı altında yücelsel, dinsel, insansal, bilimsel, bilgisel değerlere ters düşmemelidir. Ayrıca bu değerlere nankörlük, hainlik, düşmanlık etmemelidir.

İslâmiyet'in gereği ihtiyaç sahiplerine zekât, sadaka, hediye, yardım vb. faaliyetle yapılmalıdır.

Fakat bunların yücelsel, dînsel, insansal, değerlere zıt  düşmeyecek kişilere yapılmacası gerekiyor. Çünkü buna da Allah'ın rızası gözetilip insanlar arasında sohbet, muhabbet geliştirmece ereği yatmaktadır.

Bu yapacağımız iyiliklerin kime, hem nasıl, nerede, ne zaman,  yapacağımızı iyi hesap etmeliyiz. kısaca kime, niçin hizmet ettiğimizi bilmeliyiz. Yoksa hem kendimizi, hem başkalarını aldatmış, yanıltmış olabiliriz. Allah ise; bunları apaçık bilmektedir.

Dinsel faaliyetler sorumluluk ister; çünkü Allah rızası için yaptığımız hizmetler, yardımlar değerlerimize düşman kişilere ve şeytanın esiri olmuş kişilere yapılmış olabilir.

Bu tür faaliyetler; genelde  İslâmiyet adı altında yapılmaktadır.

Söz ettiğimiz iyilikler muhakkak yapılmalıdır. Yoksa Allah'ın rızasını kazanamayız. Ancak Allah'ın rızasını kazanacağız diye de yanlış kişilere, yanlış kurumlara yanlış kuruluşlara da yapılmamalıdır. Bunları iyice tanımalıdır. Çünkü burada da Allah'ın rızasını kazanamayız.

Türk Müslüman kişi; akıllı şuurlu, imanlı, hakikatçi, samimi, iyi niyetli, dikkatli ve bilgili olmalıdır.

Bir de; bu tür yardımları burnunun dibindeki ihtiyaç sahipleri yerine çok uzaktakilere yapmak uygun değildir.

Öz ihtiyaç sahiplerini iyi tespit etmek gerekiyor. Bunları yapamadığımız taktirde bir haksızlık yapmış oluruz. Hak sahiplerinin ahını almış oluruz. Bu ise Allah'ın lânetini üzerimize çekebilir.

İslâmiyet; kolaylık dînidir, fakat çok ince konular vardır. Kaş yapayım derken göz de çıkartılabilir.

İslâmiyet düşmanlık, kötülük dîni değildir. ; dostcanlık, iyilik dînidir. Öyleyse bu konularda Müslümanlar çok dikkat etmelidir; müslümanlığın dışındaki kişiler de; bazı cahil, okumuş cahil Müslümanlar yüzünden  İslâmiyet'e düşmanca, ön yargı ile, zan ile, kuşku ile bakmamalıdır. İslâmiyeti doğru anlamalı ve doğru uygulamalıdır.

İnsanlar, bile bile yaptıklarından sorumlu tutuldukları gibi bilmeden de yaptıklarından sorumlu tutulabilir. Bunu unutmamalıyız. Kolaycılığa kaçmamalıyız.

Sözünü ettiğimiz konularda sağır, kör, dilsiz, anlayışsız, algılayışsız, vurdum duymaz, duyarsız, duygusuz, düşüncesiz olmamalıyız; eğer Allah'ın rızasını kazanmak istiyorsak.