Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Nisan '18

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Doğru Dolar Kuru Nedir, Ne Olmalıdır?

Doğru Dolar Kuru Nedir, Ne Olmalıdır?
 

Şu anda (veya her hangi bir zamanda) dolar/TL kuru ne olmalıdır, ne olmalıydı? Dört TL mi, 3.50 mi, 4.50 mi? Bunu nasıl bileceğiz? İktisatçılar bunun değişik yöntemlerini bilebilir: Benim bildiğim yöntem şudur. Geçmişte baz bir sene alınır; ne çok uzak geçmiş ne de çok yakın geçmiş, diyelim ki 10-20 sene evvelinde bir yıl. Bu baz sene büyük sıçramaların olduğu veya ondan hemen önceki veya ondan hemen sonraki yıllardan biri olmamalıdır, mesela 1994 veya 2001 gibi ve onların hemen yanındaki yıllar olmamalıdır çünkü onlar geçmiş birikimlerin düzeltildiği yıllardır.
 
Baz seneyi seçtikten sonra, baz senede ki kuru ilerleyen yıllarda ki enflasyon oranı ile çarpa çarpa (mürekkep olarak) bu yıla kadar gelirsiniz ve geldiğiniz zamanda olması gereken kuru bulursunuz. Kurun en az geçmiş yıllarda ki enflasyon kadar artması gerekir, aksi taktirde ihraç mallarınızın (ve hizmetlerinizin) fiyatı dış piyasalarda döviz cinsinden yükselir ve bu da dış rekabet gücünüzü ve ihracatınızı olumsuz etkiler.

Efendim sadece bu mu? Hayır sadece bu değil. Hesaba almanız gereken başka faktörler de olabilir. Örneğin, ülkeniz yıllardan beri sürekli cari açık veriyorsa, bunu kapatmak için kurunuzun geçmiş enflasyon oranlarının üzerinde artması faydalı hatta gerekli olabilir. Başka? Örneğin dünyanın başka yerlerinde büyük ekonomik krizler varsa bunu da hesaba almak gerekir. Örneğin petrol fiyatlarında çok büyük sıçramalar olmuşsa ve petrol ithalatı dış ticaretinizde büyük bir paya sahipse bunu veya bu gibi faktörleri de hesaba almanız en azından teorik olarak uygun olur. Şüphesiz Euro gibi diğer döviz cinslerinde büyük oynamalar olmuşsa bunların da dikkate alınması gerekir. Tabii ki bunların hangi yöntemlerle ne oranlarda hesaba dahil edileceği daha detay ve uzmanlık gerektiren konulardır.

Şimdi bunları neden yazdım. Şeamet tellalları yine başladılar; “battık, batıyoruz, büyük kriz geliyor, bu sefer teğet geçmeyecek, delip de geçecek, Allah hepimizi korusun silahlanma da çok arttı, falan, filan, fişmekan. Bunlardan hiçbiri doğru dolar kurunun ne olması gerektiğini, dolar hangi seviyeye çıkarsa batacağımızı söylemiyor, kesin veya yaklaşık rakamlar vermiyor, sadece algı yönetimi yapıyorlar.

Ben yaşım icabı neler gördüm. Ülkede ki her benzin istasyonuna büyükçe bir defter konulduğunu, başına da bir yazman görevli konulduğunu, bu deftere benzin alan her aracın plakasının, ne kadar yakıt aldığının, tarihin vb işlendiğini ve bu suretle her aracın her ay alabileceği yakıt tutarını aşmamasının kontrol edilmeye çalışıldığını, bu kararı alan hükümet başkanının Cumhuriyet devrinde gelmiş geçmiş en aydın kişilerden biri olduğunun genel kabul görmüş bir görüş olduğunu gördüm. Başka? Japonya’da ki büyük elçimizin maaşının döviz yokluğundan ödenemediğini gördüm. Başka? Döviz yokluğunda kuduz aşısı ve röntgen filmi bulunamadığını gördüm. Faizlerin bir gecede yüzde binlere çıktığını gördüm. Devletin yıllık yüzde iki yüz faizli tahviller çıkardığını gördüm.  Daha neler, neler gördüm. Ama bütün bunlara rağmen Türkiye’nin batmadığını da gördüm.

İç siyasi maksatlarla, iyi şeyleri görmeyip, gözünüzü ve beyninizi olmakta olan iyi şeylere kapatıp sadece kötü şeylere odaklanırsanız, şeamet tellallığına başlarsanız, üstelik aydın sınıfından, az çok bilgili biriyseniz ve ağzınız da iyi laf yapıyorsa, işte asıl o zaman ülkenin kötüye gitmesine yardımcı olursunuz. Kötü şeyler, kötü gidişatlar yazılmasın demiyorum, yazılsın ama abartmadan ve objektif olmak kaydıyla yani iyi şeyleri de kötü şeyleri de tarafsız bir gözle görerek ve inceleyerek yazılsın. Bu arada kimse merak etmesin, ne olursa olsun, Türkiye kolay kolay batmaz.

Sürç-ü lisan ettiysek af ola. Kalın sağlıcakla.

 

 
Toplam blog
: 326
: 941
Kayıt tarihi
: 10.03.11
 
 

Okullar: TED Ankara Koleji, ODTÜ, Bogaziçi Üniversitesi (Master) İş Hayatı: Philips, Anadolu Endü..