Dört cübbeli hocadan sağduyunun sesi

Çok renkli, çok zengin bir televizyon dünyamız var. Haliyle bu, fikir dünyamızı da zenginleştiriyor. Uyduda 250 kadar kanal var. Bendeniz, bunların hepsinin sesinin duyulması, hepsine kulak verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Hiçbirisine önyargıyla yaklaşılmamalı, hiçbirisi küçük görülmemeli!

Dün akşam (19 Ekim 2016) çok ilginç bir haber programa rastladım. Cübbeli, sarıklı dört hoca oturmuş, Musul’u, Başika’yı, Rakka’yı konuşuyorlardı.

İlginç geldi ve konuşulanlara kulak verdim…

İlk bakışta, iktidarın kayıtsız-şartsız destekçileri gibi gözüküyorlar… Hakikaten de iktidar yanlısı konuşuyorlar. Fakat iktidara hayatî uyarılarda da bulunuyorlar.

Hocalar, FM TV adlı bir kanalda bir araya gelmişler. Suriye ve Irak’taki olaylarla ilgili gözlem ve yorumları bana hayli isabetli göründü.

Her şeyden önce, Türkiye’nin Suriye’de kolayca ilerlemesini, Cerablus ve Dabık’ta IŞİD’in hiç direnmemesini, buraları çatışmadan terk etmesini hayretle karşılıyorlar.

Türkiye’ye büyük bir oyun oynandığı görüşündeler.

Oynanan oyun ne?

Türkiye, Suriye içlerine kolayca girecek. IŞİD savaşmadan mevzilerini terk edecek… Ülkemizde ve dünyada, “Türkiye IŞİD’i süpürüyor” algısı yaratılacak. Türkiye, nasıl olsa kolayca ilerliyorum diye Rakka’ya doğru yönelecek. Suriye derinliklerine girmiş olacak.

Suriye’de kolayca ilerleyen Türkiye, Irak’ta da kolayca ilerlerim diye düşünecek, bunu Amerika da kışkırtacak. Türkiye’nin Musul’a da girmesi sağlanacak.

Hocalar, “Musul’a ve Rakka’ya gireriz belki ama oralardan çıkabilir miyiz, bilmiyoruz” yorumunu yaptılar.

Buradan geldikleri nokta ürkütücü: Türkiye, Musul’da ve Rakka’da çok kayıp verecek. Türkiye karşıtı ülkeler, bizim “hezimete uğradığımız” propagandasını yapacaklar. Hükümet, içeride de başarısız gözükecek, hoşnutsuzluk artacak. Hocaların tabiriyle, “en netice”, Türkiye karıştırılacak, karmaşa yaratılacak ve iç savaşa kadar gidecek istikrarsızlığın fitili ateşlenmiş olacak.

Türkiye’ye gelen milyonlarca Suriyeli göçmenle birlikte binlerce IŞİD militanı da ülkeye girdi. Bunlar da memleketi cehenneme çevirebilecekler.

Dolayısıyla, Türkiye bölgede çok dikkatli olmalı, Suriye ve Irak’ta derinlere asla dalmamalı!

Hiç hamaset yapmadılar. Hiçbir Müslüman ülkeden de Türkiye’ye ve bölgeye hayır gelmeyeceği gerçeğini vurguladılar.

Bence, dile getirdikleri sağduyunun sesiydi.

Bazen, şakayla karışık, “sakalımız yok ki sözümüze itibar edilsin” deriz. İşte, bunların hepsi sakallı… Sözlerine itibar edin!

Bu sağduyunun sesini duyun!