Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ağustos '16

 
Kategori
Eğitim
 

Eğitim

Eğitim
 

Eğitim;


Eğitim; toplumun en önemli mihenk taşı. Eğitim; kelime anlamı ile okullar, kurslarve üniversiteler vasıtasıyla bireylere hayatta gerekli olan bilgi ve kabiliyetlerin sistematikbir şekilde verilmesidir.
 
Eğitim; ansiklopedilerde geçen tabiri ile bireyin doğumundan ölümüne süregelen bir olgu olduğundan ve politik, sosyal, kültürel ve bireysel boyutları aynı anda içinde bulundurduğundan, tanımının yapılması zor bir kavramdır. Bireylerin toplumun standartlarını, inançlarını ve yaşama yollarını kazanmasında etkili olan tüm sosyal süreçlerdir.
 
Kişinin yaşadığı toplum içinde değeri olan, yetenek, tutum ve diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçlerin tümüdür. Seçilmiş ve kontrollü bir çevrenin (özellikle okulun) etkisi altında sosyal yeterlilik ve optimum bireysel gelişmeyi sağlayan sosyal bir süreçtir. Eğitim, önceden saptanmış esaslara göre insanların davranışlarında belli gelişmeler sağlamaya yarayan planlı etkiler dizesidir. Eğitim, bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yoluyla kasıtlı olarak istedikleri değişme meydana getirme sürecidir.
 
Eğitim için İslam; bilgiyi (ilm) kutsal görmekteydi. Netice olarak bütün bilgiler Allah'ın bir tecellisini konu edinmekteydi. Ali İbn Ebi Talib'in ünlü bir sözü olduğu söylenen "Bana tek bir kelime öğretenin kölesi olurum" demiş. İlk inen ayetler "OKU", "Yaradan Rabbinin adıyla Oku" demiş olması İslam'ın eğitime bakış açısını ortaya koymaktadır.
 
Günümüz de eğitim nasıl gidiyor, nasıl gelişiyor, teknolojiden ne kadar nasipleniyor buna bakmak ayrı bir makale konusudur. Biz bugün için, yarın için ne yapmalıyız bu bizim için daha da önemlidir.
 
Gelecek nesillere sahip çıkmak adına ne yapmalıyız. Genç ve körpe beyinlere faydalı, kendi örf, ananelere uygun milli bir eğitim seferberliği yapmalıyız.
 
Osmanlı padişahları; devrin en önemli alimlerinden matematik, fizik, kimya, cebir ve ilmi fıkıh dersleri ile takviye edilmiş  müthiş bir eğitimle devrin en önemli devlet adamları olmuşlardır. Öyle bir eğitim almıştır ki; Fetih edeceği İstanbul'un stratejik konumunu bozan topun projelerini çizmiş, akli zekanın tamamını iyi kullanmış bir Fatih Sultan Mehmet Hanı düşünün.
 
O ki; Bir çağ açıp, çağı kapatmıştır. Fetih edilemeyen bir İstanbul'u günlerdir kuşatmış. Zekası ile çizdiği top projesini tatbik ettirip, dünyada bu surları dağıtan bir top döktürmüştür. Haliç'e gerilen zincirleri aşmak için karadan gemileri haliç'e indirmiş bir başkomutan var.
 
Osmanlı medrese eğitimini; matematik, fizik, astronomi, fıkıh, hadis, kuran ve adabı muaşerete kadar dolgun bir müfredatla eğitim vermiştir.
 
Bir önceki yazımda bahsetmiştim. Osmanlı1331 yılında medrese eğitimine başlamış, 1583 de Kanuni döneminde Fransız okullarına verilen imtiyaz ve kapitülasyonlarla hâkimiyetini kaybetmeye başlamıştır. 1893 de 2. Abdülhamit Zühtü paşaya yaptırdığı araştırmada 4547 okulun, 413'ü yabancı okul, 4049'u kayıt dışı okul olması her şeyi anlatmaktadır. Bu yazının detayları için önceki yazılarıma baka bilirsiniz.
 
Bugünkü eğitim sistemimiz, geçirdiği evreler ayrı biz yazı olsa gerek. Fakat birey olarak çocuklarımız okulda okuyor rahatlığında olmak doğru değil. Okullarda öğretmenlerin kendi düşüncelerini empoze etme yarışı "ideoloji" töhmetini kırmak adına çocuklarımızla okuldan geldiklerinde sohbet etmek, kendimizde, karınca kararınca pedagojik yaklaşım sergilemek gerekmektedir.
 
"İdeoloji" tehlikeli bir tehdittir. Asırlardır bu ideolojiyi içimizde kıramadık. Kırmak üzerine uzman görüşleri içinde farklı bir yazı yazmak gerekmektedir.
 
Eğitimin önemini vurgulamak üzerine, dönen Bizans oyunlarına ara ara değineceğiz. 
 
Toplam blog
: 7
: 245
Kayıt tarihi
: 19.09.15
 
 

1971 Almanya Langen doğumlu, İlkokula Memleketi Orduda başladı, İstanbul Merter'de devam etti, Lise..