Ekonomimiz ve Seçim Sonuçları

Hiç tevazuya gerek yok. Ekonomi – Finans kategorilerindeki bloglarıma bakan herkes, ekomomimizin bugün içine yuvarlandığı duruma sürüklenişimizi ve bugünlere gelişimizin sebeplerini bundan aylar, yıllar önce bütün açıklığıyla ortaya koyduğuma tanıklık edeceklerdir.

Faizlere ideolojik bakış açısı üzerinden gerçekçi olmayan ısrarlı müdahaleler önce döviz kurlarının yükselişini tetiklemiş, kurların yükselişine karşı faiz silahının zamanında kullanılmasında çekinceli davranılmış, mecburi gecikmiş müdahalenin etkisiz kalması sonucunda faiz oranları, zamanında müdahalenin gerektirdiğinin üzerinde arttırıldığı halde müdahale etkisiz kalmış, artmaya devam eden döviz kurlarına karşılık faizlerin artırılmasına devam edilmiş ve gitgide her iki kalemde artış sarmalına girilmiştir.

Seçim öncesinde peş peşe faiz artışlarıyla frenlenmeye çalışılan kur artışının önlenmesini, bu gelişmelere kaynaklık eden iç-dış borç, cari acık, bütçe açığı, enflasyon, işsizlik, geçim zorluğu… gibi sorunların aşılmasını sağlayabilecek önlemler seçimden hemen sonra emekçi kesimler başta olmak üzere topluma ağır yükler bindirecek ve tüm bu gelişmeler bir sonraki seçimde büyük siyasi değişimlere ve gelişmelere kaynaklık edebilecektir.

Bu koşullar altında ben;

1- Seçimde başarılı olma ihtimali olan muhalefet olsam, bu seçimi kazanmak istemem.

Çünkü seçimi kazanır ve iktidar olursam, ekonomik gerçeklerin dayattığı önlemleri almak zorunda kalırım ve bu ağır önlemlerin getireceği toplumsal tepkilerin baş hedefi haline gelerek tıpkı Kemal Derviş’li son hükümetin koalisyon ortakları gibi, her kötülüğün müsebbibi haline getirilerek siyaset sahnesinden silinirim.

Halbuki bir seçim daha sabreder ve artık daha fazla kaçınılaması imkansız hale gelmiş bu önlemleri almayı sorunların sorumlusu olan iktidara bırakırsam, aynı akıbete uğrayacak olan onlar olur ve bir sonraki seçimde daha elverişli koşullarda iktidarı ele geçirebilirim.

2- Halen iktidarda bulunan ben olsam;

Yine ve tamamen aynı sebeplerle bu seçimi kazanmak istemem. Çünkü bu seçimi kazansam dahi ekonomik gerçeklerin dayattığı zorunlu önlemleri almaktan kaçınamayacak ve korkacağım ki, izleyen hiçbir seçimde bir daha bırakın tekrar seçim kazanmayı, tıpkı son koalisyon ortakları gibi siyaset sahnesinden silinip gidebilirim.

İşte önümüzde böyle bir seçim süreci var. Hem iktidar ve hem muhalefet için iki ucu kremalı değnek… ve o iki uç galiba sadece seçmene değecek.

Kenan IŞIK