Ermenek maden faciası, bakanın itirafı ve işçilere uygulanan baskılar...

Çalışma Bakanı Faruk Çelik gazetecilerin sorduğu sorulara verdiği yanıtlar şöyle: “Bu acı çekilecek gibi değil. Ocağı kapatacağımız zaman işveren 50 kişiyi devreye sokuyor. Sorumluluk hepimizde can önemliyse kapatırız. Ancak ‘Tehlike geliyor’ diyecek olan buradakilerdir. İşverenler ‘İşçiye 3 kuruş ödeyeceğiz’ diye işçiden 5 kuruşu kesiyor. Biz o parayı kesilsin diye vermedik. Buradaki talihsizlik yasanın yeni yürürlüğe girmesi! Keşke kayıpsız aklımız başımıza gelse. Denetime gelen müfettişleri görmüyoruz” diye dert yanan işçilere de “Şerefsizlik yapıyorlarsa bu alçaklıktır” karşılığını veriyor.

Bakanın itirafı neyle ilgili?

Karaman, Ermenek, Güneyyurt’ta su dolan Has Şeker Madencilik’e ait ocakta mahsur kalan 18 işçiyle ilgili kamuoyunu bilgilendirme toplantısında!

Soma’dan sonra böylesi büyük bir facia için söyleyecek çok söz var. Ancak yasa yapıcılar öyle rahat ve suçu başkalarına yüklüyorlar ki; yasayı halk yapmış(!)madenlere müfettişleri ‘Sarı Çizmeli Mehmet Ağa’ göndermiş gibi…

Daha geçenlerde çıkartılan ve birçok maddesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Torba yasa’da işçiler aleyhine olan maddeler görmezden gelindi.

Torba Yasa sonrası Güzelyurt’taki maden ocağındaki işçilere uygulanan korkunç baskılar, gelişmeleri ve sorunlar şöyle sıralanıyor:

* İşverenler işçilere yekem vermez oldu! Verilen düşük maaş nedeniyle işçiler evlerinden getirdikleri domates, peynir ekmekle karınlarını madende 15 dakikada doyurup, yaptıkları ağır işe devam ederek, patrona daha fazla para kazandırmaya çalışıyorlar.

Öyle ya 15 dakika öğle arasında madenden geri çıkıp-inmek mümkün mü?

İşçiler yemek için bile dışarı çıkartılmadığı için Güneyyurt’taki facia da böyle bir yemek sırasında oldu.

* Torba yasayı kendilerine dayanak yapan işverenler, işçilere tuvalet izni bile vermiyor. Yerin yüzlerce metre altında çalışan maden işçileri pet şişelere ihtiyaçlarını gideriyor, bu şişeler vardiya bitiminde dışarı çıkarıyor.

* Kamuoyuna sendikalar tarafından yapılan açıklamada; Ermenek’te hiç bir madende sendika yok! İşçiler işverenin insafına kalmış durumda. Ayrıca işverenler kendi arasında anlaşarak, hepsi aynı uygulamayı yapıyor. Burada devreye girmesi gereken Rekabet Kurumu ortada görünmüyor.

* İşçilere uzun zaman çalıştıkları halde maaşları veya gündelikleri ödenmiyor.

* İşçilere servis verilmiyor. Amaç işverenin daha fazla kazanması!

Güneyyurt’ta meydana gelen kazalarda yerin yüzlerce metre altında mahsur kaldıkları söylenenlerin isimleri şöyle:

Osman Çoksöyler, Hüsnü Çolak, Ali Haznedar, Kerim Haznedar, Mehmet Tokat, Hüseyin Çolak, İsa Gözbaşı, Bahri Üzer, Kamil Yaman, Tezcan Gökçe, Uğur İlhan, Hüseyin Gültekin, İsmail Gürses, Mehmet Baha, Mehmet Özcan, Hasan Tuncer, Recep Çiloğlu, Ömer Cansu.

Umutlar gittikçe azalsa da, inşallah kurtulurlar.