Fikrinizin frekansı nedir?

İnsan düşünen varlıktır. Herkeste farklı fikirler, farklı çözüm önerileri, olaylara farklı yaklaşım biçimleri vardır. Bunları bir standart içinde toplamak ve tek tip düşünme şekline sokmak mümkün olsaydı, dünyada hiçbir yenilik ve gelişim olmazdı. Tüm insanlar ağaç mızrakla avlanır, bir kütük uzattıkları nehir üzerinden geçerlerdi.

6 düşünce şapkasını duymuşsunuzdur. Ben düşünce tarzları için renk yaklaşımının güzel fikir olduğunu düşünüyorum, ancak düşüncelerin zihinde gelişimi yanında ifade tarzı da önemli olduğundan “fikrinizin ifade frekansı” diye bir yaklaşımı ele almak istiyorum.

İyi ki, farklı düşüncelere sahip bir varlığız. Dünyaya bir renk geldi.

Peki, her insanın sesinin bir frekansı ve ses rengi olduğu gibi, fikir veya düşünce rengi var mıdır?

Evet. Fikrin ifadesi olan sesin iki frekansı vardır: “Celal” ve “Cemal”

Fikir ve düşüncedeki rengi, düşüncenin ifadesi esnasında kullanılan ses frekansı belirler. Sesiniz “celal” frekansında ise ortaya koyacağınız fikirlerin kabulünde zorluk yaşayacaksınız, tartışacak, uğraşacaksınız demektir. Eğer sesiniz “cemal” frekansında ise yumuşak, karşı fikirlere açık, nezaketli ve merhametli yaklaşımdan dolayı fikirleriniz daha kolay kabul edilecek ve uygulanması daha içten olacak demektir.

“Celal” fikir frekansı erkek ses tonudur. İnatçı, zorlayıcı, baskın, kararlı, mantık örgüsü ile fikirlerin ifade edildiği konuşma ve hitap tarzıdır.

Erkek ses tonu; alaycı, küçümseyici, başka fikirlere kapalı, dinlemeyi sevmez, sözünü keser, yanlışını ispatlamaya çalışır, fikrini kendine sakla tavrı vardır, sen ne anlarsın ben biliyorum kibri ve benim dediğim gibi yapın bencilliği vardır. Bu kalıplarda kalmak insanı yarım bırakırken, kadın ses tonunu da kazanan erkek ses tonu, eril tavrın yanına dişil tavrı ekleyerek “hazreti insan” olur.

“Cemal” fikir frekansı kadın ses tonudur. Merhametli, nezaketli, dinlemeyi seven, hoş görebilen, esnek, farklı fikirlere açık, kadın-erkek, genç-tecrübeli tüm insanlara önem veren, önerilerini dinleyen, yeniliğe açık, ortak karar almayı önemseyen, duygu yüklü şekilde fikirlerin ifade edildiği hitap tarzıdır.

Bazı işletmeler “çözüm odaklı” düşünce yapısına sahip elemanlar isterler, demek yapılan işlerde sık oluşan problemler var ve bunun için sürekli çözüm üretecek bundan bıkmayacak yapıda bir eleman lazım. Acaba size yenilikçi düşünce yapısına sahip bir eleman versek, bu arkadaş tüm problemleri tespit etmekle kalmayıp bu problemlerin oluşmaması için yeni yaklaşımlar, köklü çözüm yöntemleri getirse ve problemsiz yürüyen bir sistem kursa, süreçleri güncellese iyi olmaz mı? Doğrusu çok daha iyi olur.

Üniformaları çıkararak çok sesliliğe izin vermek, inanın sizin ve insanlığın kazanması demektir.

Unutmayın; farkında olarak dolu dolu yaşamak hayata saygının gereğidir.

Muammer MURAT

İnsan Kaynakları Yönetim Danışmanı 29.9.2015