Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ekim '14

 
Kategori
Haftasonu
 

Geziyorum... Gölmarmara, Akpınar

Geziyorum... Gölmarmara, Akpınar
 

Objektifimden...


‘’Şu Dünya’daki en mutlu kişi
Mutluluk verendir
Şu Dünya’daki sevilen kişi
Sevmeyi bilendir
Şu Dünya’daki en güçlü kişi
Güçlükten gelendir
Şu Dünya’daki en bilgin kişi
Kendini bilendir.

Bütün Dünya buna inansa
Bir inansa hayat bayram olsa
İnsanlar el ele tutuşsa
Birlik olsa
Uzansak sonsuza…’’

Hayat Bayram olsa… Ah keşke… Keşke!

Biz yine yollardayız… Kulağımızda ve hep bir ağızdan söyleyerek, Şenay’ın bu şarkısının sözleri ile döküldük yollara İZDOT’la…(İzmir Doğa Tutkunları Derneği)

Başkanımız Murat Sezer Geçer ve ekip arkadaşlarının, bu hafta hazırladıkları etkinlik kapsamında; istikamet Gölmarmara ve Akpınar…

http://www.youtube.com/watch?v=5F7a3-kiag0

Siz bu Manisa türküsünü dinlerken bir yandan; ben de anlatmaya başlıyayım.

Hani Gölmarmara deyince aklınıza, Marmara Denizi ya da bölgesi gelmesin. Ege’de de var, Marmara. Gezip, gördükçe ve tanıdıkça daha ne yerler var bilinmedik. Bilmediğimiz. Gölmarmara, şehzadeler kenti Manisa’nın en küçük ve en şirin ilçesi. Adını Marmara dağının eteklerindeki, Marmara gölünden alan ve göle 12 kilometre uzaklıkta olan sevimli bir ilçe. Marmara Gölü, kuraklığın son yıllarda tüm kasvetiyle hüküm sürmesinden dolayı epeyce küçülme eğiliminde! Ülkedeki diğer göller gibi ne yazık ki. Marmara gölü sular çekildiğinde yaban ördeği avı yapılan ve sular yükseldiğinde de sazan balıkları ile ünlü bir göl. Sazan balıklarını gördüm inanın, en ufağı 3 kilo falan civarındaydı. ‘’Sazan gibi düştü’’ derler ya! Sazanlar da tüm heybetleri ile kızartma tavalarına düşmüşlerdi.

Başkan dedi ki! ‘’Kaçırmayın, sonra da kaçırdık diye üzülmeyin!’’ İyi ki de kaçırmamışım ve üzülmeme mahal kalmamış.

''En iyi karar... Ertelenmemiş karardır...''

Farklılıklarını bir potada eritip, sevgi, dostluk ve dayanışma içerisinde; hayatın farkındalığını hep birlikte yaşamayı yeğleyen güzel insanlar topluluğu ile çok güzel bir gezi gerçekleştirdik.

Yeni yeni yerler görüp keşfettik. Çok değil… Biz İZDOT grubu 3 araç ve 105 kişi, Gölmarmara’da bizim gruba katılan Uşak ZİRVE Dağcılık grubu ile birlikte 150 civarında kişi, araçları aşağıda bırakıp doğa ile baş başa; tabiat ananın kucağına saldık kendimizi. Güneş en cömert haliyle, Ekim ayında olmamıza karşın, sıcacık ısıttı her birimizi. Elbette ki içimizi en çok ısıtan birliktelik ve dostluğun güzelliği idi. Gittik, gittik dere tepe düz gittik. Zeytin ağaçlarının ziraatı ile uğraşan köylülerin şaşkın bakışları arasında; Marmara dağının kâh düzleşen, kâh zorlaşan yollarında epeyce yükseklere tırmandık.

Çam ormanının içinde, bol oksijen ve kuş cıvıltıları ile çıktığımız zirveden inişe geçtik ki ‘’Aman, aman o da ne?’’ İniş, iniş olmasına rağmen, çıkıştan da zor muydu ne? Granit gibi kayalarla bezeli iniş yolunda ben artçılara eşlik ettim. İşin tesellisi! En sona kaldım. Grubun artçıları beni beklediler. Eee normal… Dünde mi yürümüştüm dağ yollarında. Hem de dizlerim ‘’imdat’’ diye çığlıklar atarken! Bir baktım ki karşımda Marmara gölü, aşağıya doğru yola alan arkadaşlar ise nokta gibi kalmışlar. Olsun! Büyük bir başarı ile yılmadan indim sonunda. Pamuk tarlaları ve artık bakıra çalan yaprakları ile üzüm bağlarının arasından geldik Akpınar’a.

Akpınar, Gölmarmara Belediyesine bağlı Beyler köyünün mesire alanı. Burada her yıl kavun karpuz festivali düzenlenirmiş. Yine cennetten bir köşe. Doğal bir su kaynağı. Etrafı yıllanmış çınarlarla kaplı. Alabalıklar oynaşıyor içinde. Ana Tanrıça Kibele, uzaktan uzağa izlermiş Akpınar’a gelenleri. Akpınar, Manisa belediyesince doğal su kaynakları ve sit alanı kapsamında koruma altına alınmış.

Bu kadar yorgunluktan sonra Akpınar’da dinlenmeye ve bu güzellikleri doyasıya seyre koyulduk. İnsanlığın tek ortak olgusu müzik eşliğinde yorgunluğumuzu attık. Hem bedenlerimiz hem de ruhlarımız dinlendi. Dinginleşti. Gece, sarılmaya başlarken lacivert mantosuna sımsıkı. O daha pırıltılı mücevherlerini takmaya başlamadan, Uşaklı dostlarla vedalaşıp, İzmir’e doğru dönüş yoluna koyulduk…

 

Bu arada, unutmadan! Bu etkinliğimizde grubumuza destek ve yardımlarını esirgemeyen Gölmarmara Belediye Başkanı Sayın Kamil Öz’e İZDOT adına teşekkürlerimizi sunarız.

Hayat... Bir puzzle... Parçalar, zamanla oturuyor bir bir yerine.

Zaman!

Zamanı ayarlayabilmek kimin elinde? (Ay Şen)

Bir başka geziden, bir başka yöreden yine güzellikleri sizlere tanıtabilmek dileklerimle.

Kalın sevgiyle…

 

Ay Şen...

http://www.dailymotion.com/video/x289gs7_ekim-19-2014-hazirladigim-video-kimildan-kimildaniver_travel

 
Toplam blog
: 533
: 1375
Kayıt tarihi
: 14.11.10
 
 

Aydoğdu; kızgın güneşinde Ağustos'un, sararmıştı altın sarısı başaklar. Kırlangıçların göç dansın..