Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Şubat '18

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

Güncel Verilerle Sanayide Kapasite Kullanımı

Güncel Verilerle Sanayide Kapasite Kullanımı
 

Topluma katkımı “yazarak” sunmaya çalışıyor; ülkemizin sorunlarına somut çözüm önerilerimi paylaşıyorum… Ekonomi, sanayileşme ve eğitim diyebilirim ki, özel ilgi alanlarım. Elbette bu alanlardaki sorunlar, hepimizi ilgilendiriyor… Eğitim ile endüstrinin bağı giderek önemseniyor…

Sanayileşme “meselesine” gelince; o konu, 7/24, dört mevsim, 7 bölge her an "izlenmesi" gereken bir olgu. Sanayimizin küçük, orta, büyük gemilerinin (kurumlarının) dünya ticaret denizlerinde en güçlü ve güvenli seyri, ülkemiz açısından yaşamsal önemde…

Deyim yerindeyse sanayi ekonominin büyük yüreği ve istikrarlı büyüme arayışımızın "dinamosu"...

Peki sanayimiz ne haldedir ve bunu gündelik verilerle nasıl değerlendirebiliriz?

İşte bu sorunun yanıtı bir büyük ölçüde “Sanayi Kapasite Raporları”yla verilebilir…

Geçenlerde TOBB, 2017 yılına ilişkin raporunu açıkladı… Bu rapor(lar kümesi); bir üretici firmanın, bünyesinde bulunan makine ve ekipmanlar ile bir yıl içerisinde ne kadar üretim yapılabileceğinin, makinelerin üretim kapasitelerinin çalışan personel sayısına bağlı olarak hesaplanması sonucu ortaya çıkıyor…

Raporda geçen yıla (2016) göre verili yıl (2017) için % 10,42 bir azalışla ilgili tesislerde toplam çalışan sayısının 2.905.511 olduğu belirleniyor... Ayrıca iş gücü profili de meydana çıkıyor: Buna göre, en fazla yoğunlaşma % 43,68 oranıyla, 10-49 işçi çalıştıran tesislerde… Zaten ülke ortalaması 44,82 kişi ve 250’den fazla istihdam sağlayan tesislerin oranı ise, sadece %2,87.

Bu veriler, kitle üretim tesisleri, ağır sanayi ve istihdam açısından henüz istenilen noktada olmadığımızı kanıtlıyor…

Sanayileşme yukarıda da vurguladığım gibi “ekonominin dinamosu”. Bu dinamonun daha hareketli parçaları var, kuşkusuz… İstanbul, Bursa, İzmir, Kocaeli, Ankara ve Konya… Fakat Ardahan, Hakkari, Iğdır ve Tunceli’ne bakılınca –nüfus oranı göz önüne alınsa da- aynı performans görülmüyor.

Bu olgu, sanayinin yurt genelinde dağılımı açısından dengeli bir gelişmeden ırak olduğumuzu betimliyor…

Eğer küçük, orta, büyük işletmelerimizin sayısını artırabilirsek, gelir de artacak; eğer gelir dağılımına ilişkin düzeltici faaliyetleri uygulayabilirsek, Türkiye, daha da güzel yaşanacak ve daha da mutlu insanların ülkesi olacak...

... Ülkemizde sanayileşme ve gelir dağılımı açısından bölgeler, iller ve hatta semtlere yansıyan eşitsizlikleri gidermek, yılların ihmalini ortadan kaldırmak zorundayız…

Söz konusu rapor, “bölgeler bazında yeni (sanayi) istihdam artışı en çok Batı Marmara’da; (sanayi) istihdam azalışının ise, Ortadoğu Anadolu’da gerçekleşti” diyor… Salt bu tespit bile, bazı konuları yeniden göz geçirmemizi gerektiriyor.

Bir planlama dahilinde ve özel-kamu iş birliği halinde, üretken yatırımları artırmak ve yurt genelinde hakça dağıtmak zorundayız

Bu sadece maddi altyapı sorunu da değildir. Yukarıda da ifade ettiğim gibi bir eğitim sorundur ve dahası eğitim ile endüstrinin bağını daha da yoğun kurmak meselesidir. Örneğin yine aynı “rapora” göre; “sanayi tesislerinde istihdam edilen mühendislerin 30.585’inin Doğu Marmara’da ve yalnızca 7.886’sının Akdeniz’de çalıştığı” belirtiliyor…

Bir kez daha anlaşılıyor ki; daha çok sayıda nitelikli uzman kişilere ve -elbette mesleki teknik eğitime önem vererek yetiştireceğimiz- ara insan gücünün yurt genelinde görev almasına, çok ama çok ihtiyacımız bulunuyor…

TOBB tarafından açıklanan 2017 Sanayi Kapasite Raporlarında bazı olumlu gelişmeler de var… Örneğin, kapasite raporlarının 1.414’ünün yüksek teknoloji konularında düzenlendiği, 16.270 Kapasite Raporununsa orta-ileri teknoloji alanında tanzim edildiği bildiriliyor. Bu da ülkemizde yüksek teknoloji kullanımına önem verildiği ve Teknoparklarda da somutlanan bir anlayışın giderek ivme kazandığını ortaya koyuyor.

Sanayileşme, istihdam ve rekabet gücünün artması için üretken yatırımların önemi tartışılmaz.

Bu türden yatırımlara yeni kapılar daha doğrusu sanayimize yeni kaleler kazandıran bir husus da doğrudan yabancı yatırımlardır. Raporda, yabancıların başlıca kimyasal ürünlerin imalatı, kauçuk ve plastik ürünlerin imalatına giriştikleri ve yabancı sermayeli sanayi tesisleri açısından üç yüze yakın tesis ile Almanya’nın ilk sırada yer aldığı bu ülkeyi, Hollanda, İtalya ve İngiltere’den gelen yatırımların izlediği saptanıyor…

Evet, tüm koşullara karşın ve tüm koşulları göz önünde bulundurarak sanayileşmemizi en üst düzeylere çıkarmak, teknolojiye dayalı, katma değer ve istihdam sağlayan üretken yatırımları yurt genelinde artırmak bu hedef doğrultusunda sanayinin durumunu daim izlemek ve sorunlarını çözmek zorundayız.

 

 
Toplam blog
: 374
: 491
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Merhaba! Toplumsal, siyasal, ekonomik ve kültürel olgularla ulusal ve evrensel düzlemde ilgilenme..