HDP'nin "H" si düşerken!

Türkiye siyasi literatüründe "halk" sözcüğü, genellikle Türkiye halkının çoğunluğu ile gönül bağı olmayan sol fikirliler tarafından kullanılmıştır...Nerede bir "halk" kelimesi görürseniz orada "solcu"ların olduğunu rahatlıkla söylebilirsiniz.

Bu tuhaflık, Türkler adına siyaset yapanlarda olduğu gibi, Kürtler adına siyaset yaptığını söyleyenlerde de aynı olmuştur...En açık örnekleri de elbette CHP ve HDP...

CHP'yi bir yana bırakarak, bugün HDP'nin içinde bulanan Halk sözcüğü ile ne kadar bağlantılı olduğunu irdelemeye çalışalım:

Marksist gelenekten gelen bu siyasi yapı, esasında hiçbir zaman Müslüman Kürt halkıyla gönül bağı kuramadı...Sadece, Türk(devlet) tarafının zorlamalarını kullanarak Kürtlere "demokrasi" vaadinde bulundu.

Belki bir süre bu vaat işe yaradı...Kürt halkı, kendini savunanların aslında kendinden olmadığını bile bile, temel haklarını almak umuduyla bunlara -hiç değilse oy bazında- destek verdi.

Ama son yıllarda, terörün uzantısı bu siyasi hareketin arkasında halk olmadığı daha açığa çıkmaya başladı...Artık Halk, HDP liderlerini dinlemiyor; onlara yüz vermiyor ve belli ki oy da vermeyecek...

Bunun son örneği de Gülten Kışanak'ın tutuklanmasını bahane ederek, Dıyarbakırda halkı sokağa çağıran HDP'nin uğradığı hayal kırıklığıdır...Halk, TBMM komisyonunda terör estiren HDP'li"siyasi"lerin sokağa çıkın çağrısını duymamıştır bile...

PKK ve uzantılarını bitiren işte budur...Dağ başlarında, teröre mahkum olmuş birkaç unsur bir müddet silahlı çatışmaya devam etse bile, işin sonu gelmiştir...HDP'nin siyasi varlığı da tıpkı PKK'nın silahlı varlığı gibi temelden yok olmaktadır.

Müslüman Kürt halkı, kardeşliğin, dayanışmanın etnisite'de değil din kardeşliğinde olduğunu AK Parti Hükumetlerinin icraatlarıyla bir kere daha görmüştür. Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tüm kesimleri kucaklayan yaklaşımları "bölücü"lerin elini boşa çıkarmıştır.

Türkiye,  İstanbul Boğazına, Çanakkale Boğazına köprüler kurarken, Doğu halkıyla da gönül köprüleri kurmayı başarmıştır...Zaten varolan birliğimiz, düşman fitnesiyle sarsılsa bile yıkılmamış ve yeniden neşv ü nema bulmuştur.

Dıyarbakır Belediye Başkanı Gültan Kışanak'ın, halk düşmanı FETÖ ile işbirliği içinde olması, aslında bölücü terörün bir "din dışı" bir de "dini" olmak üzere iki yüzü olduğunu göstermişti.

Türkiye, Türk,Kürt bütün halkıyla birlikte bu "iki yüzü" de karartmaya azmetmiştir...Aynı merkezin yönlendirdiği, iki yüzlü terör hem içerde hem dışarda yenilmeye mahkumdur.

Çünkü, bu millet, siyasi yapılar içindeki "H"lerin sahte olduğunu anlamıştır artık...Bunun sonucu HDP'nin H'sinin düşmesi olmuştur...Zaten D'sinin de sahte olduğunu biliyoruz...Geriye sadece, "parça" demek olan P'si kalmıştır ki o da onları anlatmaya yeter.

Bu millet "bütün"dür; onlar parça...İşin özü budur!