Himayet-i Eftal Atatürk ve 23 Nisan

Kurtuluş Savaşı günleri başlamıştır. Gazi Mustafa Kemal Samsun'dan yaktığı ateşle tüm Anadolu halkıyla birlikte topyekün bir mücadele başlatmıştır.

 

Bu kutlu mücadele sadece askerlerle değil, askerin yanında cephede , cephe gerisinde analar, bacılar da vardır.

 

Türk kadını kucağında bebesi sırtında mermi taşımış,cephane dolu kağnıyı taşırken bebesine örtmesi gereken yorganı mermilere sarmıştır.

 

Çerkez köy yakınlarında kağnısı ile mermi taşıyan, çıplak ayaklı yaşlı bir nineye rastlayan komutanlardan birisi yorganı neden bebesinin üstüne örtmediğini sorması üzerine nine; "KAR SEPELİYOR OĞLUM, MİLLET MALIDIR, YAZIK NEM

KAPMASIN" cevabını verir.

 

İşte bu millet bu mücadeleyi böyle kazanmıştı,bir tarafta bebeler yetim kalmış, bir tarafta analar var gücüyle Mustafa Kemal'in ordularına destek vermiştir.

 

Cıhan savaşından bir çok şehit vererek çıkan Ülke, geride binlerce yetim bırakmıştır.

Bu kezde Anadolunun kurtuluşusözkonusudur.Türk milleti Mustafa kemal'in etrafında tek yumruk olmuş, eriyle, kadınıyla bu mücadeleye dahil olmuşlar, geride ise çocuklar kalakalmıştır.

 

Bu durum ise  Mustafa Kemal'i rahatsız etmektedir.

 

Bu zor günlerde geride kalan çocukları korumak üzere Himaye-i Eftal Cemiyeti           1 Ekim 1921 tarihinde kurularak çalışmalara başlamıştır.

 

Büyük Önder Mustafa Kemal  bu cemiyetin kuruculuğunu ve koruyuculuğunu bizzat üstlenmiştir.

 

"Memleketin çocuklarını korumayı üzerine alan Himayet-i Eftal'e vatandaş yardıma mecburdur" sözleriyle Mustafa Kemal bu cemiyete sahip çıkılması ve desteklenmesi gerektiğini bizzat istemiştir.

 

Mustafa Kemal kendi desteğini yeterli görmemişTBMM de de Himayet-i Eftal Cemiyetinin desteklenmesine vesile olmuştur.Mecliste bu cemiyete her türlü desteği vermiştir.

 

TBMM'nin açılışının birinci yılında 23 Nisan Milli Bayramı ve 1 Kasım 1922de Saltanatın kaldırılmasıyla,  önce 1 Kasım olarak kabul edilen,sonra 1935 de 23 Nisan Milli Bayramıyla birleştirilen Hakimiyet-i Milliye Bayramı birleştirilerek 23 Nisan Ulusal Eğemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaya başlamıştır.

 

23 Nisan Çocuk bayramı özellikle Atatürk döneminde Himayet-i Eftal Cemiyeti 1927 den itibaren kutlamaya başlamış, 23 Nisan Çocuk Bayramını bu günlere getirmiştir. 1927 de ki kutlamalara bizzat Atatürk eşlik etmiş,yurt çapında kutlamalar yapılmasını sağlamıştır.

 

Mustafa Kemal Himayet-i Eftal Cemiyetine büyük önem vermiş, savaş sonrasıda bu cemiyetin yaşaması için çaba göstermiş, özellikle kimsesiz ve yetim çocukları bizzat korumuş, kollamıştır. Bu cemiyet daha sonraki yıllarda Çocuk Esirgeme Kurumu olarak yeniden düzenlenmiş ve halen de bu görevi yürüten bir kurum olarak çalışmalarını sürdürmektedir.

 

Mustafa Kemal 1924 yılında  "Çocuk hakları Bildirgesine" ilk imza atan devlet Başkanı olarakta tarihe geçmiştir.

 

Atatürk'ün büyük önem verdiği çocuklarımıza , özellikle de kimsesiz ve yetim çocuklarına sahip çıkması, çocuklarımıza ulusal bir bayram armağan etmesi gerçek bir devlet adamlığına yakışır bir davranıştır.

 

İşte günümüzde ise devletin ve TBMM'nin kontrolu dışında kurulan bir çok dernek ve vakıflarda meydana gelen üzücü olaylar, çocuk istismarları ise milletimizi derinden yaralamaktadır.

 

Çocuklara sahip çıkmak, barınmalarını ve eğitimlerini sağlamak zaten sosyal hukuk devletinin asli görevleri arasındadır.Anadolunun fakir, gariban halkının çocuklarının bazı vakıf ve dernekler tarafından eğilmeye çalışılması ise bu cocuklarımızda ve ailelerinde büyük sıkıntılar yaratmaktadır.

 

23 Nisanları kutladığımız şu günlerde başta devlet ve TBMM gayri yasal ve gayri kontrolsuz olarak "mantar gibi biten"  dernek ve vakıfları kontrol altına almalı, çocuklarımıza çağdaş eğitim imkanlarını sağlamalıdır.

 

Osman Özeker 21 Nisan 2016