Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Şubat '18

 
Kategori
İnançlar
 

Hocayla Güncel Bir Sohbet…

Hocayla Güncel Bir Sohbet…
 

“Hayırlı Cuma’lar hocam”

“Senin de Cuma’n hayırlı olsun evladım. Hoş geldin.”

“Hoş bulduk. Hocam. Nasılsınız? Afiyettesiniz inşallah.”

“Allaha şükür iyiyim evladım. Sen nasılsın?”

“Sağ olun. Ben de iyiyim hocam. Bugün size çok değişik 3 tane sorum olacak.”

“Değişik derken?”

“Yani üç ayrı konu hocam.”

“Peki sor bakalım.”

“Hocam, Anayasa Mahkemesi, başkalarının kaçak olarak kullandığı elektrik ücretlerini ödemelerini düzenli yapan abonelerden kayıp, kaçak bedeli altında tahsil etme konusunun anayasaya uygun olduğunu bildirdi. Benim sorum şu; Biz bu ödediğimiz paraları zekat kapsamı olarak düşünebilir miyiz? Yani ödediğimiz zekatlardan düşebilir miyiz?”

“Nasıl yani? Elektrik ücretlerini ödemeyenler fakir oldukları için mi ödemiyorlarmış?”

“Onu bilemem hocam. Aralarında fakir olmayanlar da vardır muhakkak.”

“Yok evladım, öyle şey olmaz. Ama bu paralar için “Sadakam olsun” derseniz, Allah’ta bunu kabul ederse, biliyorsun sadaka insanları def-i belalardan korur- o zaman sadaka niyetine diyebilirsin.

“Tamam hocam onu anladım. Şimdi diğer sorum da şöyle. Cuma günleri, bugün de aynı şey olacak, hoca hutbe sonunda, hutbeden inmeden önce Nahl suresinin 90. Ayetini okur. O ayet de,

“Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, yakınlarına yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.”

“Evet doğru. Hutbe sonunda bu ayet okunur evladım. Sen bu ayetle ilgili ne soracaksın.”

“Şimdi bazı siyasetçiler ve bazı siyasi görüşe taraf olanlar, işe adam yerleştirirken, daha yüksek puan alanlar yerine, daha düşük puan alan yakınlarınıı yerleştiriyorlar. Nedenini de bu ayete dayandırıyorlar. Bu doğru mudur?

“Hiç öyle şey olur mu evladım. O ayet, şahsi olarak birine yardım edeceksen, önce ihtiyaç sahibi akrabalarından başla demektir. Senin dediğin görevi kötüye kullanmaktır ve bu da kul hakkına girer.”

“Anladım hocam. Şimdi son bir sorum kaldı.”

“Tamam sor bakalım.”

“Geçtiğimiz hafta iki tane genç kız kapıma geldi ve bana bir broşür bırakıp, bu konu üzerinde sonra konuşalım dedi. Broşürü inceledim. Bu broşür resmen Hristiyanlığın Misyonerliğiydi. Bir kenara attım. İki gün sonra o kızlar tekrar geldiler.  “Siz Misyonerlik için gelmişseniz, burada işiniz yok” dedim. Onlar Yehova Şahitleri’ne mensup olduklarını ve Tevrat ve İncil’i okumamı önerince , ben de onlara Kuran-ı Kerim’i okudunuz mu diye sordum.  Çünkü Kuran geldikten sonra o kitapların artık bir hükmü kalmadığını söyledim.  Onlar da Kuran’ı okuduklarını   maide suresinin 48. Maddesine göre bizim de alt yapı oluşturmak için Tevrat ve İncil’i okumamız gerektiğini söylediler.  Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Maide suresinin 48. Ayeti şöyle der evladım.

“Sana da (Ey Muhammed !) önündeki kitabı (Tevrat, Zebur ve İncil'i) doğrulayan, onları gözetip denetleyerek  tashîh eden HAK KİTAB'I indirdik.”

Burada senin de belirttiğin gibi Allah, Kuran-ı Kerim için onları denetleyerek tashih eden diyor. Yani o kitapların yanlışlarını düzelten bir kitap olarak kutsal kitabımızı gösteriyor.

“Peki hocam bu şiveleri bizden farklı olan bu kızların mensup oldukları Yehova Şahitleri bir din mi?

Yehova Şahitliği Dini Mesihi bir harekettir. Onlar,İsa 'nın ikinci gelişinin vuku bulduğuna ve onun 1914 'te gökte " Tanrının Krallığını" başlattığına inanırlar. Tabii inandıkları bir çok şey daha var da, şu anda hepsi aklımda değil. Meraklıları internetten de araştırma yapabilirler.

“Peki hocam. Bu kızların yaptıkları bu propaganda suç değil mi?”

“Bildiğim kadarıyla Yargıtay 'ın 1986 'daki kararıyla Yehova Şahitliği farklı bir din olarak kabul edilmiş ve ibadet özgürlükleri Anayasa güvencesi altına alınmıştır. Yehova Şahitleri ülkemizde son yıllarda artan oranda örgütlenme faaliyetlerine başlamış olup, " Uyan" adlı aylık " Gözcü Kulesi" adlı 15 günlük 2 düzenli dergi yayınlamaktadırlar. Yehova şahitleri kendisine katılan bir çok kişinin aileleriyle arasının bozulduğunun ve aile içi huzurun düzenin ve bir takım değerlerin maalesef kaybolduğunu görmekte ve buna rağmen  bu durumun onlar için önemli olmadığını ima eder gibi söz konusu kişileri sık sık  yoklayıp  kontrol etmektedirler.”

“Bu arada İncil dedik de, bildiğim kadarıyla değişik kişiler tarafından yazılmış birden fazla İncil var.”

“Evet evladım. Matto, Markos, Luka, Yuhanna değişik kişiler tarafından yazılmış. Bugün Hristiyanların elinde bulunan farklı İncil metinleri yüce Allah tarafından gönderilen asıl vahiy ürünleri değildir. Çünkü Hz. İsa (as) peygamberliği döneminde ne yazmış, ne de yazdırmıştır. O semaya yükseltildikten sonra, bazı öğrencileri Hz. İsa (as)’dan dinlediklerini, Hz. İsa’nın öğrencilerinin öğrencileri ise hocalarından duyduklarını kendi metotlarına göre yazmaya başlamışlar.

“Anladım hocam. Yine de bu kızların bu şekilde kapılara gelip, din propagandası yapması hiç hoş değil. Ama madem yasal olarak bir şey yapamıyoruz. Biz de onlara Kuran konusunda nasihat edelim.

“En iyisi de o olur evladım.”

“Peki hocam, verdiğiniz bilgiler için çok teşekkürler.  Tekrar Cuma’nız mübarek olsun”

“Senin de evladım. Sağlıcakla kal.”

 

 
Toplam blog
: 974
: 3444
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

2017 Basın özgürlük endeksine göre 180 ülkeden 155. sırada olan ülkemizde yemek tarifleri  ve tel..