Hrant Dink davası, adalet arayışı...

 “Dink cinayeti faillerini 32 saatte yakaladık, arkasındakileri değil.” (Başbakan Recep Tayip Erdoğan.)

“…Erhan Tuncel,Türkiye’de önem arz eden, bir seneden fazladır devletin başını ağrıtan, herkesi üzen ve ülkemizi uluslar arası arenada birazcık örseleyen bir olayı haber veren kişidir. Çalıştığım dönem için bu hayati önemdedir. Medyada fazlaca Erhan Tuncel’in örselenmesi, devletin bir görevlisi olarak beni üzmüştür…” (Ramazan  Akyürek Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı.)

“…Sayın Savcım, ben bu derin devleti derin millet kavramlarını pek anlayabilmiş değilim. Emniyet içinde legal mi, illegal mi bilmiyorum, bir grup bizi kumanda etti. Bu aşikardır. Eğer biz devlet görevlerinde kullanıldıysak bizim hakkımızı korumak devlete düşmez miydi?” (Azmettirici sanık Yasin Hayal)

“Dink’in kalemini devlet kırdı.”(Sanık Engin Yılmaz)

***

Gazeteci Nedim Şener’in “Kırmızı Cuma, Dink’in kalemini kim kırdı?” adlı kitabının girişinde önsöz yerine  yer verilen alıntılardan bir kaçını paylaştım.

 17 Ocak  2012’de Hrant Dink davası kararı açıklandı ve herkesi şok etti;”Örgüt yok!”

Mahkeme ‘Örgüt yok’ dedi ancak Yasin Hayal’e ‘azmettirici’ olarak müebbet verdi, Erhan Tuncel’in beraatına hükmetti..

***

Kamuoyunun yakından tanıdığı birçok davada özel yetkili mahkemeler birbirini tanımayan kişileri terör örgütü suçlamasıyla tutuklu yargılarken Hrant Dink davasında verilen karar şaşkınlık yarattı.

Savcı karara itiraz edecek.

***

Kamuoyunun bildiği üzere Hrant Dink davası ile ilgili iki kitap yazan Gazeteci Nedim Şener Kırmızı Cuma adlı kitabın kapağında “…Cinayet dosyası aydınlatılmak yerine sahte delillerle karartılıyor. Devletin başında olanlar, Hırant Dink’in yaşarken hayatını, ölümünden sonra hakkını koruyacağına, ifade ve düşünce özgürlüğüne sıkılan kurşunun hesabını soracağına, cinayette sorumluluğu olanların arkasında duruyor.” diyordu.

***

Dink Davası Avukatı Fethiye Çetin mahkeme kararına tepki gösterdi: “Bu dava bitmedi. Biten bir komedi dosyasıdır. Bizim için bu dava yeni başlıyor. Karanlıkların sorgulanması, faillerin yargılanması ve bu dava biz ‘bitti’ diyene kadar devam edecek” dedi.

Çetin, “Verilen karar, yerleşik bir geleneğin bozulmadığı ve hiçbir şekilde bozulmasına izin verilmediği anlamına geliyor. Bu gelenek, devletin siyasi cinayetler geleneği ve devletin bir kısım vatandaşını ötekileştirerek yabancılaştırma geleneği. Bu gelenek devam ediyor. Bugün bu kararla bir daha tescil ettiler” dedi.

***

 AB tarafından yapılan açıklamada,” Cinayete ilişkin bütün ilgililer adalet huzuruna çıkarılmalıdır. Üst düzey yetkililerle ilgili iddialara ilişkin daha ileri adli soruşturmalar yapılmalıdır.”denildi.

AB Genişleme Komiseri Stefan Füle'nin sözcüsü Peter Stano tarafından yapılan yazılı açıklamada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) 2010'daki hükmüne atıf yapılarak, mezkûr kararda Türkiye'nin Dink cinayetiyle ilgili etkili soruşturma yapmada başarılı olamadığı ve yaşama hakkını teminat altına alamadığı sonucuna ulaştığı hatırlatıldı.

***

Dink kararında cinayetin arkasında  “örgüt yok “ denilmesine tepkiler büyüyor. Türkiye’nin “derin devlet “ile hesaplaşması bir başka bahara kaldı. Erdoğan’ın  cinayetten 32 saat sonra yaptığı açıklamada söz ettiği “Dink cinayeti faillerini 32 saatte yakaladık, arkasındakileri değil.” derken kast ettiği“ faillerin arkasındakiler”mahkemenin kararı ile 5 yıl sonra rahatladılar!

Not: Bu yazı 18 Ocak 2012 tarihinde yazıldı ve milliyet blogda yayımlandı. Hrant Dink davasında verilen karara yapılan itirazlar üzerine Yargıtay verilen kararı bozdu ve davanın yeniden görülmesine başlandı.Faillerin arkasındakiler hala  serbest...

Davanın seyri: http://t24.com.tr/haber/hrant-dink-davasinin-yedi-yili/248678