Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Ekim '14

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Huşu Guru ile sohbetler – 3: şöyle afili bir meleğim olsun ama bir trilyon da borcum olsun

Huşu Guru ile sohbetler – 3: şöyle afili bir meleğim olsun ama bir trilyon da borcum olsun
 

“Dünyanın en güzel ritmi; onun senin için çarpan kalbidir."Bob Marley

Yolcu: Nerede kalmıştık Huşu Gurucuğum… Sen sürekli “sev, sev börtü, böcüğü sev; içinde sevgi yok senin çünkü korkuyorsun” diyordun. Ezber cümlelerin bitti ise biraz derinlemesine konuşalım birader.

Huşu Guru: Melekler en basit konulardan gerçekleşmesine ihtimal vermediğiniz mucizelere kadar her konuda yardımcı oluyor. Onlardan defalarca kere farklı konularda yardım istedim ve her seferinde de yanıt aldım.

Yolcu: Ya ben ne diyorum sen hala önünde yazılı metni okuyorsun. Buyur buradan yak şimdi, böyle bir sohbet olur. Tebliğci, balıkçı seni. Sürekli bir kendi yoluna adam arama ihtiyacı, sürekli pazarlama. Ayrıca nedir bu sürekli isteme, alma durumu bıkmadın mı be Kardeşim. Bu tip bir ruhsal konuyu da bu hale getirdin ya. Cinci hocaların birbirinden cin çalmasına döndü iş yakında melekleri de değiş tokuş yaparsınız.

Huşu Guru: Sen de sevginin hüküm sürdüğü bir hayata yelken aç. Sevgi seninle olsun. Aşk seni bulsun. Sevgi hayatını değiştirsin. Sevgi ile iyileş. Sevgi seni öpsün. Sevgi şifa olsun sana aksın hatta aksın aksın akakalsın. Akışta ol! Bak nasıl afili cümlelerim var. Sevelim sevilelim. Sırrın sırrı ile sırlanalım; yaşamın şifresini sevgi ile koşulsuz yapalım. Mutlu mutlu huşu içinde birbirimize bakakalalım. Sevginin ışığı gözlerinizden girsin kulağınızdan fışkırsın.

Huşu Guru: Dengeyi bulmaya çalışan “ama karanlık yönümüzde var” diyen azınlığı susturalım. Pozitif enerjimizi evrene megafonla bağıralım. Gerekirse “seviyorum ulen” diyelim. Sen sevgiye mahkumsun, sevgi seninle olsun. Kendimizi hiçleştirip tepkisizleştirelim. Bir tokat yersek, gidip bir sumsuğu da kendi gözümüze patlatalım. Bizi patakladığı için onun adına üzülelim. Çıldıralım, çıldırtalım, “evren evren duy sesimizi ” diye tempo tutup, yeri göğü inletelim. İsteyelim ve isteyelim ama öyle böyle değil evreni bile deli edecek kadar isteyelim. Sabah akşam isteyelim hem de taktikli bir biçimde isteyelim ki evren de afallasın. Vereyim de kurtulayım desin. İstemekten bunaltın, iflahını kesin, evren mevren dinlemeyin herkesten isteyin; mal, mülk aşk, her şey enerji ile size sular seller gibi aksın hatta kuantum ile aksın şifa tufanına tutulun, mal-mülk-sevgi çarpsın sizi. İşinizde yükselin, karakterinizde alçalın, yemeden kilo alın, yiyip kilo verin, aklınıza gelecek tüm sorunları çözdürün. Psikologlar işsiz kalsın, melekler ve biz nemalanalım. Fatura isteyene melekler aldı götürdü deriz.

Yolcu: Birader uçtun yine dur bir dakika…

Huşu Guru: Siz sorun biz söyleyelim. Hayatın anahtarını size lütfedelim. Gelmişini geçmişini şifalandıralım, ölülerini, atalarını canlandıralım, onların yaşam kodlarını çözelim, yedi sülaleni ihya edelim, çalışmadan para kazandıralım, okumadan bilge yapalım, çabalamadan Üstad olalım; kanadınızı takıp sizi yollayalım. Kanallardan kanal beğen seni direk yukarı bağlayalım. Nefes alıp vermeyi bile size satalım. Ailevi problemlerinizi çözelim, sizi sizden iyi bilelim yeter ki elinizi cebinize atın, ee ne de olsa “para bir enerjidir”. Aksini düşüneni, söyleyeni düşman bilin. Ya cimri ve negatif birisin ya da paracıkları çil çil önümüze dizen sevgi kelebeğimizsin. Melekler öpsün hepinizi gıdığınızdan.

Yolcu: İnsanoğlu tüketir hem de çok pis tüketir. Aynı anda aynı konuda ekmek varsa 500 kitap yazılır ve ister inanç, ister kadim bilgeliğin küçük bir kısmı ne ise konu mahvedilir, suyu çıkarılır ve posası kısa sürede atılır. Kutsal saydığı değeri bile maymun eder, bilgeliği değersizleştirir içini boşaltır. Çamurdan olma insanın acınası halini görmek üzüntü vericidir, senin de dönüştüğün hal hal değildir.

Huşu Guru: Bu arada sen bir makinesin bunu da unutma yani özgür irade falan da hikaye. Yukarıdan ne yazıldı ise o. Kendi kendini kandırma. Nehrin kenarında ablak ablak oturuyorsun seyret gelip geçeni zaten yapabileceğin de bu, iplerin başkasının elinde. Evrim mevrim de yoktur bu arada duymayayım ağzına biber sürerim. Öl, hiç ol; demiş miydim egonu da öldür.

Yolcu: Birader senin ibretlik halini izliyor ve hiç araya girmiyorum, lütfen tam gaz devam et, kim tutar seni…

Huşu Guru: Ayy ne var canım biraz sevgiden bahsetsek. En kutsal kavramlar bunlar. Dünyanın halini görmüyor musun? Bu halde bizim sevgi, kuantum, aşk, “Hepimiz Kardeşiz”’e bağlamamıza mı taktın. Bak dışarıda ne kadar çok kötülük, savaş var. Evrene pozitif enerji yaysak kötü mü yane!

Yolcu: İşi güzellik yarışması soru cevapları düzeyine indirmeden şöyle cevap vereyim Birader. O kadar çok ve boş kullanıyorsunuz ki içini boşaltıp değersizleştiren sensin. Yaptığını farkında olarak yapıyorsun üstelik işin en kötü yanı ise bu.

Huşu Guru: Ay çok didaktiksin… Bu nasıl öfke, bu nasıl bir dil, ayrıştırmanın dili bu, sevgisizliğin dili, nefretin dili, korkunun dili.

Yolcu: Adem'in düşüşü çok şiddetli oldu, o kadar ki, tüm benliği ile çakıldı bu dünya bataklığına. Çırpınıp debelendikçe, bataklıkta el ele tutuşup sevgi halkası olalım deyince, onun bunun aklını kullandıkça daha da hızla batıyor. Topraktan gelip çamurlaşıp giden âdemoğlunun ibreti alemlik örneğisin.

Huşu Guru: Yanılsamada yaşıyorsun sen, biriz, bir; o yok sen yok, biz varız biz. Aslında hiç kimse yok. Sev sana küfredeni. Hem zaten sadece seni seveni seversen bundan ne karın olur ki. Damlalıkla değil kepçe kepçe sevgi dağıt isteyen istemeyen herkese. Sen ideoloji adamısın bu yüzden nefret ediyorsun. Hâlbuki sev bak sev börtüyü böcüğü, ıvırı zıvırı.

Aman öğreten adam olma. Sıkıcı olursun böyle bir sürü laf kalabalığının içine cımbızla koy ki insanlar ne yediğini anlamasın. Bak ben öyle yapıyorum. Güler yüzle söğüşlüyorum, mutlu mutlu gidiyorlar. Onlara istedikleri şeyi, duymak istedikleri biçimde iletiyorum. Onlar bende kendilerinin görmek istedikleri yüzlerini buluyorlar, ben de aptal mıyım mutsuz olacakları bir şeyi onlara söyleyeyim. Çaktın mı köfteyi? Hiç sıkmıyorum, onlara ayna olmuyorum, üç beş ezber cümlem var suya sabuna dokunmayan herkesin seveceği sabah akşam tekrar ediyorum. Nasıl ama?

Bu arada sakın kahraman mahraman da olma toplum ve içinden çıktığın dogmatik eğitim ve ideoloji sistemi seni böyle heykel gibi kaskatı yapmış. Onun gazı ile olmak istiyorsun olma, olmayı ver ne olacak kahraman olsan sanki. Kimi kurtaracaksın, kendini mi? Batının oyunları bunlar, gaza gelme. Doğunun mistikliğini miskinlik yap yolunu bul. Bak adım gibi Huşu Guru! Kesin egonun işleri yine bunlar sana özelsin diyor ama sen bir hiçsin, her şeysin, bütünsün, birsin, biriciksin. Üff ben de kafayı sıyırdım aynı şeyleri sürekli tekrarlamaktan resmen kayış attı.

Yolcu: Sen kahramanı kimin kahramanı zannediyorsun. Kendi hikayesinin kahramanıdır o. Yolundan yansıyanlar çevresine ışık saçıyorsa o ayrı. Doğunun fakirlerini batının şövalyeleri ile bir araya getirmezsen güdük kalırsın. Gelişimin doğusu batısı olmaz, bireyin dönüşümünün coğrafyası olmaz. “Herkes bir, hepiniz birsiniz.” Eee ne yapayım yani biriz diye önüme gelene sarılıp, gıcık olduğum adam için kendime mi kızacağım. Kendinin cılkını çıkarma bu kadar insan oğlu insan seni! Her şeyin içini boşaltmada üstattır bu insanoğlu.

Huşu Guru: Sen anti-sosyalsin.

Yolcu: Hayır, aptallık ve vasat karşıtıyım sadece.

Huşu Guru: Her şey çok kolay, çok çabuk. Yeter ki bolluğu kabullen sen. Düşünce gücünle iste. Sen istemiyorsun işte o yüzden paraların içinde yüzmüyorsun, mutsuzsun. Terapistin olayım, yeni yöntemlerle eğitimler icat edip paranı alayım. Kendini sana tanıtırım. Sen benim hesabıma EFT yaparsan ben de sana EFT(Duygusal özgürlük tekniği) yaparım. Her gün yeni çıkan tüccar yolları da parlatır sunarım. İş yaşamın, aşk yaşamın hatta hayatını düzenlerim. Psişik yeteneklerini arttırır, beyin gücünü manyatırım. Pozitif düşünceyi kutsarım. Telkinde bulunur, içindeki gücü uyandırırım. Hepsini sadece ama sadece ben yaparım. Kötülersen, beğenmezsen, memnun kalmazsan öfkemi üstüne kusarım. Olumla, olumlamalar ve bundan kar çıkarma üzerine çalış. Bilinç altını da temizliyim istersen gündeliğe gelir gibi. Hatta gelme uzaktan seni olumlayayım. Binlerce olumlama cümlesi seninle olsun. Okudum üfledim, tu tu tu misali. İnan sen, iste, bir de yap nasıl slogan ama. Duvarlarını yık, kalıpları, önyargılarını ters yüz et.

Yolcu: "En iyi dinleyen, en iyi konuşur." Unutma sen dinlemiyorsun ben konuşurken kafanda kendi cevabınla meşgulsün. Hep derim, bütün ustalar, senin içindeki esas üstadı uyandırmak için sadece bir vesiledir. Kimseye tebliğci gibi yaklaşma Gurum benim. İkna eder gibi bir üst perdeden de konuşma. Dolmadan da taşma.

Huşu Guru: Mutluluk yakana yapışsın hatta kaçarsan paçandan tutup seni yere yapıştırsın. Para-pul köpeğin olsun. Huşu üçüncü gözünden taşsın, bolluk, bereket seni kovalasın, huzur sana çelme taksın. Sevginin ışığı ağzından kulağından çıksın.

Yolcu: Senin devreler yine yandı. Kendini tekrara başladın bir başka gün devam edelim istersen. Elbette ki sen olduğundan fazlasın ve bu hissi çok da iyi biliyorum. Ancak bu geçmişim özel birikimini değersizleştiren tüccarlaştıran ve özensizleştiren üzerimize yığılan külliyatı çok iyi süzmelisin. Unutma kendi hikayenin kahramanı olamazsan başkalarının dublörü olursun. Anladın sen onu. Bir kişi hangi yolculuğu benimserse benimsesin, ister efsanelerce olsun tek bir hedefi vardır Kendini Bilmek-Tanımak; gerisi ise lafügüzaftır.

"Birey, her zaman sürü tarafından yutulmamak için mücadele etmelidir.

 Eğer bunu denerseniz, genellikle yalnız kalırsınız

 ve hatta bazen korkabilirsiniz..

Ama hiçbir bedel

kendinize sahip olma ayrıcalığından

daha değerli değildir. "Friedrich Nietzsche

Berk Yüksel

(Yazı dizimizin 4. bölümü kuantum olumlaması ile koşulsuz sevgiyi nasıl evrenden anlınızın ortasına çekip, eş zamanlı topu kırk kere ayağınızda sektirirsiniz ile devam edecektir.)

 
Toplam blog
: 242
: 32770
Kayıt tarihi
: 09.03.07
 
 

21 Aralık 1973, Ankara doğumludur. Lisans ve yüksek lisansını “İşletme” alanında yapmıştır. Araşt..