Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Nisan '16

 
Kategori
Kitap
 

İki kitap; Sıfır Umut.

Geçen hafta Türkiye Diyanet Vakfının Ankara Sıhhiye’deki kitap satışı yaptığı merkeze uğradım. Dikkatimi çeken iki adet kitap aldım. Konular ilginçti. Birincisi Türk yazar Ömer Özkaya tarafından yazılan “Zihin Kontrol” adlı kitabı. İkinci kitap ise Marc Goodman tarafından yazılan “Geleceğin Suçları-Dijital Dünyanın Karanlık Yüzü” adlı kitap…

Daha önce“Zihin Kontrol” ile ilgili Türkiye’de televizyonlar birkaç yayın yaptıkları için konudan az çok haberdardım ama diğer konuda bir bilgiye sahip değildim. Her iki kitap da oldukça karamsar bir tablo çiziyor. İnsana tam bir kuşatılmışlık hissi veriyor. Günümüzde basit, sıradan insanların suç işlemesinin nerdeyse imkânsız olduğu verilerin sadece hayalden olduğu, bir anda her şeyiniz kaybedebileceğiniz son derece karamsar bir tablo çiziyor. Sivrisineğin kanadına saklansanız bile sizi yakalayacak devasa bir teknolojiden bahsediliyor. Gerçekten biz teknik elemanlara göre birçok şey gerçekten afakî kalıyor.

Kitaplar; konuştuğunuz her şey, yaptığınız her şey başkaları tarafından görüntülenebilirken, teknoloji ve internet ile sadece efendilerine hizmet eden bir dünya çiziyorlar. Haklı olabilirler, çünkü mercimek tanesi kadar bir çip içine bir kütüphaneyi sığdırabilen teknoloji gerçekten bizim algıladığımız bir hızla gelişiyor. Uydulardan bir yandan yerin on kilometre derinliğine kadar tüm madenleri saptayabilen bir dünya, öbür taraftan muazzam bir suç dünyası. Durum gerçekten vahim görünüyor eğer bu kitaplarda yazanların yarısı dahi doğruysa. Mutlu yaşamak için sanırım okumamak gerek. Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım, zevk almaya bakarım mı desem acaba? Öbür taraftan bizim dahi öğrendiğimiz bilgilerin sır olması mümkün değilken, bu konularda kitaplar yazılır ve basılır ve satılırken acaba bilinmeyenler neler ki, bizim öğrenmemizde sakınca görmedikleri çöp bilgileri artık kitap olarak basmakta sakınca görmüyorlar diye düşünüyor ve cevap bulamıyorum.

“Ölünce sağ ve sol yanınızdaki melekler tüm sevap ve günahlarınızı bir bir söyleyecekler, siz itiraz etmeye yeltenirseniz vücudunuz dile gelecek ve yapılan eylemi açıklayacak.” Bu sözler genellikle Cuma hutbelerinde imamın, “Yaradan’dan gizli bir şey yapmanız mümkün değil. Her şeyi gören, bilen Allah’tır, O ki size Şah damarınızdan daha yakındır” Allah’a gizlilik olamayacağını belirttiği ve delil gösterdiği nasihatler. Anlaşılan teknoloji öyle bir aşamaya gelmiş ki, gizlilik diye bir şey yok…

Amerika’nın köleliği kaldırmasıyla ilgili marksist org sitesi uzunca bir metininin sonuna; “19 Haziran 1862'de kölelik ABD genelinde yasaklandı. Ancak güneydeki eyaletler bu yasağa uymayı reddettiler. Kuzey ve güney eyaletleri arasında özellikle kölelik konusundaki ayrılık, sonunda Amerikan İç Savaşı'na yol açtı. Savaş, 1865'te kuzeyin zaferi ile sonuçlanınca, yapılan anayasa değişikliği ile ABD'de de kölelik tümden kaldırıldı. Ancak siyahlara yönelik ayrımcılık uzun bir süre tüm şiddetiyle devam etti. Bugün bile siyahlar beyazlara kıyasla çok daha kötü koşullarda yaşam savaşı veriyorlar. Belki kölelik kurumu kaldırıldı, ancak kapitalizmin bir ürünü olan ırkçılık kâbusunun dünyadan silinmesi için, kapitalizmin tarihin çöplüğüne gönderilmesi gerekiyor.”  koyuyor. İngiltere ile el ele verip 1925 yılında tamamen yasaklıyor. Sanayi Devrimi batıda iki yüz elli yıl sürerken bizim radyoyla tanışmamız şunun şurasında kaç yıl önce oldu ki? Köye elektrik 1986 yılına kadar gelememiş, yazın yaylada inek, koyun peşinde  kışın köyde  mutlu mesut yaşayıp gidiyorduk işte…

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..