Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Mart '15

 
Kategori
İnançlar
 

İman ibadetten öncedir

İman ibadetten öncedir
 

Geçen Facebook'taki dini bir sayfada bir yazı gördüm. Diyordu ki:

Ben ve eşim namaz kılıyoruz fakat bizim oğlanı, otuz yaşına geldi, hala namaza başlatamadık. Yıllardır namaza başla artık, bak ölüm ansızın gelir, diye diye dilimde tüy bitti, bir dövmediğim kaldı.

Ama hâlâ namazını kılmıyor, nolur bana yol gösterin, bir fikir verin, ne yapmalıyım? Oğlumun ahireti adına çok endişeliyim... diye haklı bir sızlanışta bulunuyordu.

 

 


Aslında bence bu genel bir sorundur. Ve sorun gençlerimizde değil, bizdedir. Biz derken hem ebeveynler, hem kıymetli hocaefendiler dini gençlere sevdireek öğretemedik. 

Akılla izah edemedik, bazen sobayı gösterip cehennemle korkuttuk. Camideki hocalarımız çok güzel ayetler ve hadisi şerifler okuyup açıkladılar fakat gençliği anlamadılar.

Asla hocalarımıza saygısızlık sanmayın, hepsine kurban olurum. Ben sadece kendi gençliğimi düşünerek empati yaptım. O zaman ramazanlardaki anlatılanlar asla tatmin etmezdi.

Çünkü Ahirzamandaki bu gençler, imani problemleri çözemediler ki, namaz kılmayı düşünsünler. Çünkü, kafalarında pekçok şüphe ve soru var.

Bence, cami vaazlarında ve televizyon programlarında gençlerin imani şüphelerini giderici sohbetler yapılmalıdır. Mesela gençlerin çoğunun aklında şöyle şüpheler var:

Acaba Allah var mı, meleklerin varlığı, kader nedir, ölümden ve kıyametten sonra yeniden dirilmenin aklen izahı mümkün mü, Kuran’ı gerçekten Allah mı indirdi, Hz Muhammed’in SAV peygamberliğine delil nedir, gibi konularda....

Mesela, çok fazla yorum yazıldığı için o yazıya yorum yapmadım fakat Facebook'taki o abinin oğluyla yüzyüze görüşşek şöyle derdim:

Öncelikle Allah’ın varlığını ve birliğini anlatırdım...

"Bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz, bir harf kâtipsiz olamaz; biliyorsun. Nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur?”

 


Allah’ın varlığına inandıktan sonra, 1400 sene önce inen, bugünkü teknoloji ile ancak anlaşılabilen bazı Kuran ayetleri, Kuran’ın bir insan sözü olmadığına delildir, derdim. 

Yüzlerce örnek verilebilir, yazı uzamasın sadece bir adet örnek vereyim:

Mesela; Öldükten sonra yeniden dirilişle ilgili 1400 sene önce yaşayanların ne demek istenmiş olabileceğini tam olarak anlayamadıkları ve ancak günümüzde anlaşılan o ayet:

"Evet, Biz onu, parmak uçlarına varıncaya kadar bütün incelikleriyle yeniden yapmaya kadiriz."(Kıyame suresi, 4. ayet)

Günümüzde anlaşılmıştır ki, gelmiş geçmiş milyarlarca insanın parmak izi farklı olup, parmak izi yani parmak ucu adeta bir kimlik kartıdır.

Bu misalleri anlattıktan sonra, O, ancak gökleri ve yeri yaratan, herşeye hükmeden bir ZAT-ı ZülCelal’in sözü olduğu anlaşılır.

Kuran’ın Allah’ın sözü olduğunu kabul ederek, Hz Muhammed’in SAV peygamberliği ve Cebrail’in ve meleklerin varlığı otomatik anlaşılmış olur.

Ve artık Allah’ın varlığına ve Kuran’a inanan bir kişi Allah’ın Peygamberimiz SAV elçiliğiyle ile bildirdiği yasak ve emirlerine de uyar. 

Allah içme! dediği için içki içmez,

ve tamamen faydamıza olan emrettiği NAMAZı kılar.

 


 

Celal'in Penceresinden

 

 
 
Toplam blog
: 455
: 812
Kayıt tarihi
: 04.09.12
 
 

1973 Konya Ereğli doğumluyum. Selçuk üni. MYO Elektronik bölümü mezunuyum. 1993'e Friedreich Atak..