İnsan vücudu hakkında bilinmeyen 7 garip gerçek...

İnsan vücudu hakkında bilinmeyen 7 garip şey!

 

İnsan bu kelimeyi duyunca ürperiyor değil mi?

 

Vücudun mucizeleri karşısında hayrete düşüp, bazı fizyolojik olaylara anlam veremiyor musunuz? İşte insan vücudu hakkında bilmediğiniz 7 ilginç gerçek!

 

İnsan vücudu en az Mısır Piramitleri kadar esrarengiz şeylerle doluymuş!

 

Bilim adamları insan vücudunun ilginç ve tuhaf özelliklerini bilimsel verilere dayandırarak merakımızı gideriyor!

 

İşte insan vücudu hakkında bilinmeyen 7 garip gerçek!

 

Çocukluğunda veya daha sonra Lunapark'a gitmeyenimiz yoktur. Lunapark'ta bazı araçlara binmek cesaret isteyen bir eylemdir. Lunaparkteyken gerçekten yüreğimiz ağzımıza gelebilir!

 

Eğlence trenlerine bindiğimiz zaman yüreğimizin ağzımıza geldiğini hissetmemiz oldukça doğal çünkü iç organlarımız yer değiştiriyor.

 

İç organlarımız hız trenlerinin ve eğlence aletlerinin hızıyla yer değiştirir. Bu yer değişimi organlarımıza zarar vermez. Yalnızca vücudumuzdaki sinir uçları uyarıldığı için midemizi ağzımızda hissedebiliriz.

 

Kadınlar neden erkeklerden daha soğuk?

 

Hem erkekler hem de kadınlar gövdeleri çevreainde daha kalın bir yağ tabakasına sahiptir. 

 

Bu yağ tabakaları iç organlarınızı sıcak tutsa da vücudun uzuvlarına doğru gidildikçe soğuk koruması azalır. 

 

Yapılan araştırmalar soğuk havada kadınların daha dayanıksız olduğunu ve hemen tenlerinin beyazlaşmaya başladığını kanıtlıyor.

 

Yaşlı kokusu diye bir şey gerçekten var mı?

 

Yakın zamanda yapılan araştırmalara göre orta yaşlı insanlar da gençlerden farklı kokuyor!

 

Araştırmacılar yaşlı insanların, gençlere ve orta yaşlılara göre daha az yoğun ve daha hoş bir kokuya sahip olduklarını ortaya koyuyor.

 

Oda ısısındaki kahvenin tadı neden bu kadar kötü?

 

Çünkü sıcaklık lezzeti etkiliyor.

 

Belçikalı araştırmacılar, bazı tat alıcılarının oda sıcaklığındaki ve daha sıcak yemekleri algılamaya daha yatkın olduğunu ortaya koyuyor.

 

Yani sıcak kahve tat alıcı organlarımız tarafından daha iyi algılandığı için bizlere daha lezzetli geliyor!

 

Ayrıca kokular da yiyecek ve içeceklerin tadını etkiliyor.

 

Oldukça acı ve sert bir kahve kokusu ve aroması sayesinde bize lezzetli gelse de soğuk kahvenin kokusu da olmayacağı için aynı lezzeti alamayız.

 

Geceleri neden tuvalete kalkmak için uyandığımızı ama başka bir şey yapmak için uyanmadığımızı hiç düşündünüz mü? 

 

Çünkü, bağırsaklarımızda kolon kasılmalarını kontrol eden sofistike ve akıllı nöronlar, ayrıca vücudumuzun 24 saatlik ritmini de kontrol ediyor. Bu nöronlar sayesinde hava aydınlanınca kalkıyor, hava kararınca uyuyoruz.

 

Birçok insan gece dışkılama ihtiyacıyla uyanmasa da, böbreklerin ürettiği idrarı atmak için uyanır.

 

Normalde insanlar idrara çıkmadan 8-6 saat arası uyuyabilir fakat bazı medikal koşullar ya da fazla su tüketimi gibi dış etkenler geceleri tuvalete kalkmamıza neden olabilir.

 

Neden parmak izimiz olduğunu hiç düşündünüz mü?

 

Birçok uzman, parmak izlerinin objeleri kavramayı kolaylaştırdığını düşünsede, birkaç yıl önce İngilizlerin yaptığı bir araştırma alternatif bir bakış açısı sunuyor.

 

Araştırmacılar, parmak izlerinin, düz ve pürüzsüz yüzeyleri kavramayı zorlaştırdığını ortaya koyuyor. Plastik cam gibi yüzeyleri kavramak oldukça güç çünkü, parmak izleri, cildin yüzeyle temasını azaltıyor.

 

Bunun dışında, araştırmacılara göre parmak izleri cildin esnemesine ve parmak uçlarında su tutabilmeyi kolaylaştırıyor. 

 

Bir grup bilim adamına göre ise, parmak izleri dokunma duyusunu geliştiriyor.

 

Nefes tutmak hıçkırığa nasıl iyi geliyor?

 

Vücudumuzda, solunum dışındaki yollarla karbondioksit biriktirdiğimiz için, diyafram organımızın kasılmaları duruyor. Bu durumda hıçkırıklara neden oluyor.

 

Fakat diyaframımız istemsiz olarak daraldığında, vücudumuzu hemen nefes almanız için zorluyor ve bu da boğazımızın arkasında duran küçük diliniz tarafından durduruluyor.

 

Gördüğünüz gibi, ilginç bilgiler var. Bu bilgilerin yaşamımıza ne gibi katkısı var diyecek olursanız, ben bir katkı göremedim. Ancak pazartesi sendromu yaşayanların okuyabileceğim bir yazı...