Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ekim '14

 
Kategori
Deneme
 

Işıklı pencerenin perdeleri

Işıklı pencerenin perdeleri
 

Güneşin doğuşunda tazelenir umutlar,gecelerin karanlığında kururlar


Bazı insanlar için kader yazısının son satırlarını okumaya gerek yok. Yaşamdaki sevinçler, hüzünler kader yazısının mahiyetini, özetini yeterince anlatıyor.

Kaderleri iyi yazılanlar şanslı, onlar sevinmeli, memnuniyet duymalı. Şanssız olanlar için cümle âlem bir araya gelse kader yazısının yazıldığı o kalem bulunamaz.

İnsan isterse “ kaderi değiştirir “ sözleri gerçeği yansıtmıyor. Buna imkân olsaydı insanların umutları ve hayalleri aşağı, yukarı aynı mahiyette olduğundan her kes kendi kaderini dilediği şekilde yeniden yazardı.

Kaderin yazısını yazan bilerek yazmış, yeniden yazma çarelerinin tümünü kapatmış. Güneşin aydınlığının kadir kıymetini biliniz, karanlıktaki ışığın peşinden gitmeyiniz demiş. Öyle ise kalubelada yazılan kader yazısına rıza göstermeliyiz.

Güneş yeterince dünyayı aydınlatırken, bazı insanlar bu aydınlığı göremiyor. Bunun nedeni insanlar mı aydınlığın kadir kıymetini bilmiyor, yoksa karanlığı aydınlıktan daha mı çok seviyor?

Yaşama güç veren, yaşamı güzelleştiren Güneşin varlığıdır. Güneşin her doğuşunda umutlar sararmış, solmuş olsa da yeniden yeşerir, tazelenir. 

Umutlar, hayallerle birlikte hep ışığın bulunduğu pencereye doğru aydınlığa varmak ister. Ne yazık ki ışık penceresinin perdeleri kapatılır, umutlar engellere takılır. Işıklar kaybolunca umutların etrafını karanlıklar kaplar. Yeşeren umutlar karanlıkta yeniden kurur, hayaller tek, tek yıkılır.

Işıklı pencerenin perdelerini kapatan ve ışığın görünmesini engelleyen bir neden var. Aydınlığın bulunduğu pencere perdelerinin kapanması yine kader yazısından kaynaklanıyor.

Bazı insanların yaşamı boyunca iç dünyaları hep incinmiş, mecruh ( yaralı ) halde, çare üstüne çare arar, İbn-i sina’ya gitmeyi onda deva bulmayı arzular. Yürekleri niran sarar, alev alır yanmaya başlar, kalplerde şiryan atışları zuhur eder, omuzlarda külfet ağır yük olur, gözlerden giryan ( gözyaşı ) akar, yüzlerin, gözlerin bakışları mahzunlaşır.        

Böyle durumlarda zihinler mülahazaya dalar, tasalı, kaygılı ve yorgun düşer. Yürekler kirlenir, paslanır, yaşam durgun bir hal alır. Yaşamın bir diğer gücü sevgiye mecruh bulaşır, yaşam artık çekilmez bir duruma gelir.

Yaratılışta insanın temiz olan iç dünyası yaşamın çeşitli evrelerinde lekelenir, paslanır, kirlenir. İç dünyadaki mecruh ( incinme ) kirlenmeden meydana gelir. Aydınlığı görmeye iç dünyadaki sağlığı bozmaya neden olan paslı lekelerdir.

İşte o nedenle bazı insanlar, dünyayı aydınlatan güneşin aydınlığından faydalanamıyor, kadir kıymetini bilmiyor. Geceleri görünen ışığın peşine düşüyor, şığın pencere perdeleri kapatılınca ışığa varılamıyor.

Kaderin yazısı kalubelada benzeri bulunmayan kalemle yazılmış İnsanların kendi kaderini yeniden yazması için benzer bir kalem, silmek için bir silgi bulmaları imkânsız.  

 

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

                                                         

 
Toplam blog
: 608
: 2204
Kayıt tarihi
: 12.04.12
 
 

Bingöl'de, Baharın son ayında, ikindi üzeri un ambarı (kiler) arkasında, ebesiz, hemşiresiz, Emin..