Kadın ne hisseder?

Evli bir erkeğin sevdiği bekar kadın.

Evli bir erkeği seven bekar kadın.

Keşke seni evlenmeden önce tanısaydım diyen bir erkek.

Seni sen bekarken tanısaydım kimseye bırakmazdım diyen bir kadın.

Paylaştıkları her ne olursa olsun bir anı bir olay bir farklılık yaratıyor onlar için. Bir şarkı bir şiir bir renk.

Aşk tesadüfleri sever diyen bir kadın. Şu ana kadar tanıdığım ve hayatıma giren en güzel tesadüfümsün diyen bir kadın.

İki yıl süren bir gizli aşk ve beraberlik ten yorulmuş bir kadın. Çok sevmesine rağmen sevdiği erkek boşanmadan asla onunla her akşamını özgürce geçiremeyecek bir sevgili. Her ayrılık akşamında sessiz sessiz ağlayan ve sevilmeyi bekleyen ve bunu hakeden bir tatlı kadın.

Evli ama cocuklarıyla mutlu eşiyle sıradan bir paylaşım süren bir erkek.Bekar kadına bilmediği bir tutku ile bağlı onu seven her anı onu düşünen ayrı iken daha çok üzerine düşen büyük küçük her planına onu dahil eden ama yaptığı bir çok plandan belki sadece biri yada ikisini uygulayan ve yaşayabilen bir erkek. Sevdiği ile her şeyi yaşamak isteyen içinde büyüttüğü bütün arzuları onunla anlamlandıran bir erkek. Evliliğin zamanla monoton bir hale gelmesi ve farklılık arayışı değil bu aslında. Çünkü hayatta evlilik insanı vardır veya yoktur. Ama çok az istisnası dışında bütün erkekler evlenir. Oysa evlenince bir çok paylaşımın derinliklerindeki tad kaç verir. İster frambuzalı bir dondurmayı beraber paylaşın ister, bir kısa tatile çıkın.İster beyaz converse inin bağcıklarını bağlayın ister ona polo yaka beyaz bir tshirt alın. İster saçlarını örgü yapsın isterse özgürse bıraksın. Aynı kişide olsa yanınızdaki evli iseniz veya değilseniz aldığınız tad ve büyüttüğünüz coşku ve mutluluk farklı olacaktır hepsinde bu eylemlerin.. Herkes için mi böyle bilmiyorum. Bir kadın için sevmek yetmiyor bunu anlamaya yakınım. Erkek için yetebiliyor. Sevmek kısa ve anlık bi şey erkek için. Tatlı bi şey, bir anda olan.

Kadın sevdiğinden hep fazlasını istiyor. Bana evli bir erkek ne verebilirki diyor. Kısacık bir zamanımı onu çok sevdiğim için, onunla paylaşmaktan zevk aldığım için, onun yanında olmaktan mutlu olduğum için, onunla sorunlarımı konuşmaktan onun beni dinlemesinden huzurlu olduğum için feda edebilirim. Hatta aileme küçük yalanlarda söyleyebilirim. Ama ya sonrası. Onunla olduğum iki yada beş saat bitecek ve o bir başakasına gidecek birazdan . Bunu kabul etmek zor demekki. Oysa erkeğe yetebiliyor bu zamanlar. Bu erkek ve kadının farklı yaradılış ve farklı duygusal karakterlerde olmasının bir sonucumu acaba.?

Ve kadın yoruluyor bu kaçamaktan. Çok sevmek yetmiyor ona.Evet çok ama çok mutlu onusevmekten. Dünyaya bir kez daha gelse onu yine sevmeden gitmek istemez. Ama. Ama... Sahip olmak istiyor ve onu paylaşmayı içine sindiremiyor. Belkide erkeğin evinde huzuru bozan onu eşinden ayıran biri olmak istemiyor. Bu olumsuz duygu da onu kemiriyor içten içe. Beraberlik tek bir yoldan geçiyor ve bu yolda evinden ailesinden ayırmak var erkeğini. Yada paylaşmak bir başka kadınla. Bu da imkansız. Tek çareyi unutmak olarak seçiyor. Aramamak görmemek ve YAŞANDI BİTTİ olgusuna hazırlıyor kendisini. Erkeği de buna ikna etmek istiyor. Artık unut ve arama diyor. Kendisi kimsenin ağladığını görmesin istiyor ve karanlıklar içinde aydınlığı arıyor kendi kendine.

Erkek ise bu yanlızlığı kabul edemiyor. Alışkanlık olsa zamanla alışılır. Sevgi olsa unutulur. Ne olduğunu kendisininde bilmediği bir tutku ile bağlı erkek. Her an onunla olmak isteğine karşı koyamıyor. Bi kuşun kanat çırpışını onunla seyretmek bir akşam üzeri grup vakti bir demli çayı onunla yudumlamak istiyor. Yemeği beraber hazırlamak en paylaşamadıkları tv dizi yada programlarını beraber tartışarak izlemek istiyor. Onu hayatında bir yerde istıyor erkek. Ona yer var hem hayatında hem kalbinde. Ancak bu kadına yetmiyor. Oysa kadın hayattır. Hayatı bitiyor erkeğin kadın farkında değil.

Bunun bir çaresi yok. Bir yaşanılan ömrü var hepsinin farklı olduğu birbirinden. Olaylar benzer olsada yaşanılan ve hissedilenler hep farklı ve öylede olacak. Çözüm mü.? Yine iki kişi bulacak.