Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ekim '14

 
Kategori
Öykü
 

Kendimi denize bıraktım!

Kendimi denize bıraktım!
 

“Dün bir düş gördüm” dedi mavi gözleriyle…

“Ne gördünüz” dedim.

“Cumhuriyeti gördüm. Aslında bir taneydi ama içinizdeki İrlandalıların biri, “Meşrutiyet” adında, üçüncüsünü yayımlamış…”

“Yani bir kitap mı yazmış demek istiyorsunuz; belki de 3. basımını yaptırmıştır!”

“Ne münasebet; tabii ki hayır, ben bunamadım!”

“Hayır, öyle demek istememiştim.”

“O zaman rüyama geri döneyim: Türkiye öyle bir ülke olmuş ki, anayasanın güçler ayrılığı ilkesi çiğnenmiş, yargı, yürütme, yasa, bir tek erk üzerinde! Tıpkı benim savaş döneminde meclisin bana vermiş olduğu hakların hepsine sahip uzun boylu biriydi ve takım elbise giyiyordu.”

“Evet” dedim; “kendisi Türkiye’de milli iradeyi temsil ediyor”.

“Tanıyor musun?”

“Şahsen hiç tanıştırılmadık ancak rey(oy) ile seçilmiş biri. Yıllarca seçimle gelmiş, kalmış ve yaşamış bir lider; tıpkı Adnan Menderes’e benziyor ve benzer hamleler yapıyor.”

“Onun gibi de çapkın mı?”

“O kadar net tanımıyorum kendisini. Yine de söylemleri halka benziyor ve hatta ondan daha da bağnaz. Diğer taraftan satın alacağı zaman son derece modern; neyin para edeceğini çok iyi biliyor. Kendisi son derece tüccar bir zat!”

“Rüyamda benim koltuğumda oturuyordu ve hatta benim diktirdiğim ağaçların üstüne masalsı bir saray da yaptırmıştı.”

“Halk, onun arkasından koşturduğu için, her düşüncesi ve hareketiyle sizinle yarıştırdı kendisini. Siz ne yapmışsanız, o da onun tersini yapmalı diye düşündü. Ve birçoğunu da başardı! Onda büyük bir liderlik ve sizdekine benzer bir dirayet var! Zeki mi, değil mi yoksa çok zeki mi, halen çözemedim!”

“Niye ağlıyorsun?”

“Dün kızım sizi çok özlediğini söyledi. O kadar küçük olmasın rağmen son derece duyarlı bir kız o! Babaannesi gibi altıncı hissi kuvvetli!”

“Yapılacak bir şey yok; ben öleli çok yıl oldu. Kurduğum Türkiye, en büyük eserim olan Cumhuriyet ile, demokrasi arayışı içerisinde, bugünlere kadar geldi. Merak etme, bugünlerden sonra da devam edecek. 91. Cumhuriyet bayramınızı zevkle ve hasretle kutluyorum. Siz benim milletimsiniz. Ben size olmanız gereken medeniyet seviyesini çoktan gösterdim. Ve daha halen çok yeni olan bu devletle, elli yıla varmadan, istediğim seviyelere ulaşacaksınız. Üzme oğul kendini, üzme! Bak, ne kadınların yetişmesine vesile olmuşum bu kısacık Cumhuriyet ömründe. Kadınları önemse ve onların ilerlemesine yol göster. Kadınlar olmadan, medeniyet olmaz çünkü; sakın unutma!”

“Her şeyi biliyorum, 43 yıl içerisinde, her şeyi tarttım, biçtim ve sonuçlara vardım. Türkiye’nin sosyolojik haritasını çıkardım. İçimde öfke, haksızlık veya öç hissi yok! Türkiye’mi seviyorum kesinlikle!”

“O zaman sevgini göster. Onu bir kadını sevdiğin gibi sev; duyarlı! Hislerine ve bilgine güven. Kafanı kullan ve ince-detaycı ol! Hızla değil, yavaşça yaklaş ve denklemleri çöz. Bunu yapabilirsin!”

“Size söz veriyorum.”

“Aferin sana…”

“Size sarılabilir miyim?”

“Tabii ki! Dua da edebilirsin; hatta teşekkür de! Ama benden bir şey umut etme! Beni sev ve terk et şimdi. Beni rüyana koy ve unut orada! Beni örnek al o kadar, ama ben olmaya çalışma! Şimdi ben gidiyorum.”

“Güle-güle”…

Gitti!

 

 
Toplam blog
: 631
: 293
Kayıt tarihi
: 10.04.11
 
 

Eric'i külden yarattım. Tamamıyla benim eserim. Söyleyeceği çok sözü, söylemek istediği az sözü. ..