Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Temmuz '14

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Koruk şerbeti

Koruk şerbeti
 

Balıkesir'den İzmir'e gelirken Manisa'da gördüğüm üzüm bağları hep çok ilgimi çeker benim..

Yol kenarlarından geçerken arabayla, en çok onlarla ilgilenirim.. Etrafı izlemek hoşuma gider.

İnsanın bir bağı olamayabilir kabul, ama bir kök asması olabilir değil mi?.. Müstakil bir evde ve uygun bir iklimde olmak şartıyla tabi... Ne güzel bitkidir kendisi, her haliyle meyveliyken de meyvesiz ikende çok güzel..

Bir kök asma olur zaten Anadolu da, hemen her evin bahçesinde, iklim elverirse güzel meyvelerde verir..

Bir çardağa sardırılır genelde asma.. Hem altında gölgelenilir, güzel aile sohbetleri eşliğinde, hem de meyvesinin her aşaması izlenir, altında oturulurken, hayat acı tatlı akıp giderken.. Kah ağlanır Kah gülünür…

Asma her duyguya  tanık olur..

Önce tomurcuklanır ilkbahar gelirken, budanır özenle, ayıklanır yorgun ve kırık dallardan, tazelenir.. Yeni yeni çıkan, yeşil yaprakları çok sevimlidir.. Ve evin hanımı tarafından hemen zeytin yağlı yaprak sarması yapmak amaçlı kullanılır.. Ne güzel değil mi?.. Acaba asma da, yapraklarından bir şeyler yapılmasından mutlu mudur ki?

Eşe dosta bile verilir yapraklar, gerekli olursa. . Hatta kış için bile tuzlanır, salamurası yapılır..

Sonra çiçeklenir kendince asma..

O da çok şirindir..

Bağlarda "filiz alma" diye bir şey yapılır, asma gücünü meyveye versin diye uç sürgünleri toplanır.. Bunların tadının çok güzel olduğunun ve çocuklarca çok sevilerek yenildiğinin altını çizmek istiyorum.. Ben onları yemekten keyif alan küçük bir kız çocuğunu biliyorum

Ya yeşil halleri üzüm salkımının.. Hele bir çardakta sardırılmışsa ..Bu güzelliği görmek gerekir..

Anadolu da en eskiden beri bir şerbet geleneği vardır.. Şerbetler Türk mutfağının bir parçasıdır. Özellikle Ramazanda sofralarımızın vazgeçilmezi. Öyle bir ev de biliyorum ben. Evin annesi çok maharetli ve becerikli. Hemen her şeyden şerbet yapılır, yapılmasına ama.. Peki ya koruk şerbeti?

Hiç üzüm koruğuyla yapılan şerbetin tadına baktınız mı?

Cevabınız hayırsa mutlaka denemeniz gerekir. Tavsiye ederim.

Çünkü daha önce içtiğiniz hiç bir şeye benzemez tadı.. Ekşi üzüm tanelerinin şekerle dostluğu ve ağızda bıraktığı o ferahlık..

Güney yemeklerinde pek çok ekşi türü kullanılır kabul..

Limon, turunç ve nar ekşisi başta gelir..Ama bilen bilir..Dolmalara koymak için mesela, en iyi ekşi koruk ekşisidir.. Ben annemden öyle öğrendim.

Ve uzun yaz günlerinde, öğleden sonra yapılan meşhur kısırlara.. Canım çekti özlemini çektiğim ve unutamadığım iki katlı mütevazi bir evde komşularımızla, annemin yaptığı o kısırın tadı ve sohbetin güzelliğine bir de biz çocukların cıvıltısının eklendiği bir yaz gününü özledim itiraf edeyim.…

Ve nihayet güz gelir.. Duruma göre bazen kehribar taneleri gibi salkımlar oluşur, bazen de mor- kara arası .. O hali de çok güzeldir.. Sözün kısası üzümü kuşlarda çok sever bu arada.. Asma meyvesini o sevimli hayvanlarla da paylaşır ne mutlu…

Yenilir, kurutulur, pekmez olur, pestil olur, sirke olur aklınıza ne gelirse..

Düşünün bir kere bu anlama gelen kaç bitki, kaç meyve sayabilirsiniz ki...

O yüzden bir simgedir üzüm, en eski zamanlardan beri..

Bir çok öğreti kutsal sayar onu.. 

Bugün başka bir şeyler yazmayı düşünürken aklıma üzüm geldi..

Çevremizde de var, bir kök üzüm asması gibi, her insanın dünyasında olmasına inandığım çok ama çok yararlı olan insanlar, onlardan biri aklıma getirdi.. Ben şanslı kullardanım… Dilerim hayatına dokunduklarım da kendilerini şanslı hissediyorlardır…

Sevgiyle, paylaşmanın verdiği huzurla, sağlıkla…

Beğenmiş olmanız dileğiyle..  

 
Toplam blog
: 146
: 762
Kayıt tarihi
: 02.05.14
 
 

İnsanları ve yaratılmış tüm canlıları severim. Yazmak amatörce de olsa hayatımda bir süredir var...