Küstahlığın bu kadarına pes!

BDP milletvekili Bengi Yıldız, buyurmuşlar efendim: " Devlete vergi vermeyiz. Ama devletten yardım alırız." Oldu canım! Başka bir emriniz! Sanki bu devlet babasının malı da; ne alıp ne vermeyeceğini peşin peşin söylüyor efendi! 

Ben oldum olası beyniyle düşünmeyen, ağzıyla konuşmayan, her zaman birilerinin güdümünde hatta emrinde hareket edenleri zerre ciddiye almam. Yaptıklarını da dikkate değer bulmam. 

Ama gelgelelim... Bunları söyleyen Türkiye Cumhuriyeti Devleti Milletvekili olunca; elbet üç, beş söz söylemek gerekiyor; beyin tutulmasına uğramış bu arkadaşa! 

Hem " T.C.'yi tanımıyoruz." diyeceksin. Hem bu ülke milletvekili olmanın tüm ayrıcalıklarından faydalanacaksın! 

Dokunulmazlığın olacak. Tanımadığın devletten maaş alacaksın. Bu ülke demokrasisinden aldığın güç ve yetkiyle bu devlete, bu millete kafa tutacaksın. Tehdit edeceksin. Şantaj yapacaksın. Sabırları çatlatıp, amacına ulaşacaksın öyle mi? 

Devlete vergi ödemeyeceksin. Ama tanımadığın, hakaret ettiğin, kopmak için can attığın, o ülkeden utanmadan bir de yardım isteyeceksin. Öyle mi? 

- Sen ya bu ülkeyi, bu milleti, bu devleti, üzerine ayaklarınla basarak kirlettiğin bu vatanı, tanımıyorsun. Ya da meydanı boş buldun. Haddini bilmeden meydan okuyorsun. Kafana göre zırvalayıp duruyorsun. 

- Bu ülkeden yediğin ekmeğe, içtiğin suya, cebine koyduğun paraya, bu ülke sayesinde elde ettiğin güce ve saygınlığa yazık desem, seni fazlaca ciddiye almış olurum. Öyle değil mi? 

- İstersen şöyle yapalım. Sen eline bir mezro, bir de kırmızı kalem al! Böl Türkiye'yi; bölebildiğin kadar! Biz kalanla idare ederiz! Olma mı canım?!! 

- Ben bu adama kızmıyorum aslında. Ben de onun kadar boş bulursam meydanı; ben de konuşurum kendi kafama göre nasıl olsa!... 

Hani nerede sosyal sorumluluk? Hani nerede sorumlu yayıncılık anlayışı? Her ağzını açanı konuşturacaksanız eğer, fütursuz ve küstahça; biraz da mikrofonu bize uzatın da, biz de konuşalım aklımıza estiğince! E ne de olsa konuşandan ağız kirası da almıyorsunuz ya! 

Aslında amaç belli... Türkiye daha da sertleşsin... Asker daha bir hırsla saldırsın üzerlerine... Bunlar da gerçekten bağımsız Kürdistan emellerine ulaşsın. 

Bu iş bu kadar basit öyle mi? Bu halk bu kadar uykuda değil mi? Bu devlet bu kadar kendini savunmaktan aciz mi? 

Sen de haklısın Bengi Yıldız... Ben de konuşabilseydim eğer, senin kadar kendini, haddini bilmeden, , , Ben de senin gibi havaya girerdim hemen! 

İnsan yaşadığı toprağın tarihini, o toprağın tarihte nerelere kadar vardığını, bu vatanı kuranların bunun bedelini kanıyla, canıyla ödediğini bilmez ya da işine gelmediği için bilmezden gelirse eğer... 

Bize de söyleyecek bir tek söz kalır: 

Atma Bengi! Biz din kardeşiyiz! Seni de ancak bu söz kadar ciddiye alırız!